sıfırdan gelip diyarın en tepesine tırmanmış, ama kimsenin ciddiye almadığı, küçümsediği bir adam. soylu doğmamış, altın tepside bir hayat sunulmamış. kılıcını kiraya veren, para için savaşan bir paralı askerdi. ama işte o küçümsenen Bronn, şimdi koskoca Highgarden’ın lordu. zamanında herkesin burun kıvırdığı bu adam, şimdi kraliyet hazinesini kontrol ediyor. parasıyla, zekasıyla, kılıcıyla kazandı, ama kimse ona bu yolu altın tepside sunmadı. Kendi yolunu kendi kanıyla, kılıcıyla açtı.
diyarın göt veren soyluları birbirinin arkasından iş çevirirken, Bronn her zaman açık oynadı. "parayı ver, işimi yapayım" dedi, kimseye yalakalık yapmadı, kimseye sahte onur gösterisi sunmadı. Tyrion'un yanında yer aldı, ama para olmadığında çekip gitmesini de bildi. Çünkü o bir çıkarcı değildi, o gerçekçiydi. Kralmış, lordmuş, Bronn için fark etmezdi; para neredeyse oradaydı. Onurlu savaşçı dedikleri soylular, kendi götlerini kurtarmak için birbiriyle yarışırken, Bronn işin gerçek yüzünü her zaman biliyordu. Oynadığı oyunlarda hep kazandı, karşısına çıkanın anasını belledi ama asla kendine ihanet etmedi.
ve şimdi bak! O küçümsenen paralı asker, diyarın en zengin topraklarından birinin lordu oldu. Herkes onu küçümserken, Bronn hep ayakta kaldı. Kimse onun kadar dürüst olamadı; "ver parayı, iş bende" dedi ve verdiği her sözün arkasında durdu. Diyarın en pis köşelerinden çıkıp kralın yanında yer buldu. O oyunların hepsini oynadı, hepsini kazandı. taht oyunlarını oynayanların arasında en sağlam duranlardan biri oldu. Kendini satmadı, başkaları gibi iki yüzlü olmadı. "Ne işin var lordlukla?" dediler, ama Bronn kılıcıyla kazandığı her şeyi almasını bildi. O pis sokaklardan çıkıp kralların oynadığı oyunu kendi lehine çevirdi. Şimdi kraliyet hazinesi onun ellerinde, diyarın en verimli toprakları onun altında. Zamanında onu küçümseyenler şimdi karşısında diz çöküyor.
elveda Bronn değil, merhaba Lord Bronn. Sen bizim gibi hayatta sıfırdan gelen, kimseye eyvallahı olmayan adamların kralısın. one coin, one blade, one kingdom. bravo koca reis.
