Köfteci Yusuf’u taaaa çiçek ızgarada çalıştığı zamandan beri tanırım.
Kendisi Bursa’da borç harç ilk şubesini açtığında dışarıdaki masalardan ötürü zabıta kaldır bunları diye telsizin anteniyle dürterdi. Biz o zaman üniversite öğrencisiydik ve patlayana kadar kilo ile sucuk, külbastı, beyti yerdik.
Dikkat ettiyseniz köfteci Yusuf’un doğuda hiç şubesi yok! Çünkü köfteci yusuf bir yere bir mekan açtığı zaman gidiş geliş 15 km mesafedeki tüm lokantaları batırıyor! Bunu büyük oranda hızlı servisine, lezzetine ve uygun fiyatına borçlu!
Çünkü doğunun dinamikleri daha farklı, kendisi çok nahif bir adam ve ticari kaygılarla kendisine kaba yollu gayrimeşru diş gösterenlerle mücadele edebilecek çirkeflikte bir adam değil!
Ve şimdi gelelim esas meseleye, köfteci Yusuf kendi etlerini kendi mandırasından tedarik ediyor, bu yüzden aldığı hayvancılık teşvikleriyle aracı zincirini de kırarak eti daha ucuza mal edebiliyor!
Yani domuz katkısı karışması pek de olası değil, işin içinde başka birşeyler var, muhtemelen rekabetten canı yanan başka lokantaların güttüğü bir dava!
O yüzden ilk taşı atmadan önce biraz soluklanın, gerçek zamanla ortaya çıkacaktır!
