bir de tabi odaklanma diye bir şey var ki, ne yazık ki ben bundan pek nasip almamışım.
Bazı insanların (az önce bahsettiğim hoca da dahil) odaklanma kapasitesi aşırı yüksek.
Bu bahsettiğim kişi (bu arada Rahmetli oldu) bazen gündüz bir şeyler okumaya başlayıp hava kararana kadar devam ettiğini ve zamanın nasıl geçtiğini fark etmediğini söylemişti.
Keza hafızası mükemmel derecede iyi olan bir arkadaşım vardı, okumayı pek sevmezdi ama onda da böyle bir odaklanma kabiliyeti vardı. Okumaya başladığında dünyadan kopuyor, birkaç kere çaydanlık yakmışlığı var.
Onun ilginçliği ise, ezberleme amacıyla okuduğu (örneğin hukuki) bir metni size sabah virgül ve noktaya kadar söyleyebilmesiydi. Dahası, üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen yine aynı şekilde bütün metni hatırlıyordu.