Günün ortasıydı sana rastladığım vakit
Gözlerine değince gözlerim seslendi bana uyuyan dev
Yanında oturan bir alev aman kaptırma kendini yavaş git
Zamana bırak kendini zamanda önce kendini sev
Başı sonu bilmediğim bir hikayeyim bu rüyada
Atılmamalıyım kendimce ne olduğunu bilmediğim bu rüzgara
Aklımla gönlüm kapışır seni görünce sonsuz bir deryada
Tut kendini,yanarsın ama o gider başka şehire sen başka bir gara
Dinlemeliydim aklımın bana verdiği haklı uyarıyı
Lakin gönlüm baskın geldi bu savaşta gönlüm galip
Şimdi uzun zaman sonra bilmediğim bu topraklarda çıktım dışarıya
Çırılçıplak karşındayım bütünüyle gri , bütünüyle garip
Uzattığını düşünerek ellerini, geçti kaç gecem bilmem artık
Zaman mefhumu kaldı sesinin yanında bir yetim
Yüzünü bir kez daha görebilmek için ruh gemim satılık
Sonunu düşünmeden daldım bu hülyaya safiyane niyetim
Ay kıskansın bırak ben sevdikçe senin güzelliğini
Güneş doğmaya korksun gözlerin yeni güne açılmadan evvel
Ses versen sessiz intiharıma , duysam gönlünün bildiğini
Kesip atsa çığlığını bu rüzgar, duysa birlikteliğimizi şu yedi düvel
Zaman mekan mesafeler sesler dinler diller ve bütün bilinen
Yitirse varlığını yan yana arzı endam edince biçare biz
Geçmişin izi ,geleceğin gizi kalmasa o anın içinde bulsak birbirimizi ebediyen
Günler birbirini kovalar belki , güzel güzel günleri sonra sen tek tek diz
Belki güneş batıdan doğar belki duyarız tüm dünyayı kaplayan bir ses
Bahtın çivilerini yine de beraber çakarız ard arda
Bir öpücüğün vereceği hissi hayal bile edemiyorum, pes
Ellerini tutunca büyüyeceğimi biliyorum bu baharda
Seviyorum demek boş bu devirde duyamazsın benden belki
Aşık olanın ateşi ne zaman maşuğun bağrını yaktı
Sana ne kadar desem de yetmiyor kelimeler, öyle bir gel ki
Demeliyim ki kanımla beraber akan şeyin adı aşktı...