ya inanın bu tip erkek figürüyle son zamanlarda çok sık karşılaşıyorum. özellikle de sözlük
yazarları arasında. yazdıkları girilerden tutun da attıkları mesajlara kadar hepsinde bi olmamışlık,
birine yaranma, minik bi kız çocuğu gibi sahip çıkılma özlemi var. bişey istiyorlar ama ne
istediklerini belli değil. nasıl desem size, hani durduk yerde çok kuvvetli bi özlem kaplar ya
içinizi, biri beni arasın, telefonum çalsın istersiniz, ama hayatınızdaki insanların dışında biri yapsın istersiniz bunu. çünkü tanıdığınız kim varsa, karşı cinsten, o aradığında bişey
değişmeyeceğini anlarsınız. yeni biri yani. hiç tanımadığınız biri. serap dersiniz, yok ya o arasa da bişey olmaz, esra, ipek, demet, hayır, yeni biri, hiç tanımadığım biri.
işte son zamanlarda erkek sözlük yazarlarında böyle bi hal meydana geldi. bunu hissedebiliyorum.
biliyorum, yine bana kızılacak, çeşitli suçlumalar getirilecek, ancak inanın kimseye karşıma almak
için söylemiyorum bunları. gördüğüm, tespit ettiğim bi şey. o kadar bariz ki bu....
kimisi bunu kaybedilen bi milli maçtan sonra karşı takımın futbolcusundan konuşarak gösteriyor, ki şu an sergio ramos sanırım, kimisi tamamen maça odaklanıyor, bazısı saatiyle oynuyor, aman yarın nasıl oy kullanacağız ya diye düşünen bile var, falan filan. offff yaaaa tam da anlatamadım.
kimse beni anlamıyor. ama size şunu söylüyorum, bu hakikaten samimi hislerim, kendini küçük fahişe gibi hisseden erkeklerin bi an önce hiç tanımadığı bi erkeğe vurdurması lazım. yaa tamam öyle kulağa hani şey geliyor, nasıl desem tepki çekici, belki de kızdınız bilemiyorum. ama yani böyle. metropol hayatının karmaşıklığı içerisinde erkek kendi kimliğini kaybediyor çünkü. off yaa
böyle beynimde nasıl şeyler dönüyor ama tam anlatamıyorum.
en basiti şimdi bu erkek, saatini ileri almak için 7 dakika bekliyor, ya da milli maç yorumlarını
izliyor. bu şeyin işareti, bi yere ait olma güdüsü, kaçırmama, olayın içinde yer alma. psikoloji
okuyan bilir nordav sendromunu, bu sendromda erkek, ruhundaki fahişeliği gizlemek için sürü
psikolojisine girmeyi seçer. yani saat 2'de alınacaksa ileri mesela, o saatte alır, ya da gündem maç ise, onu yakalamaya çalışır, böylelikle erkekliğini sağlama aldığını düşünür. zihnim o kadar dolu ve yoğun ki bazen yakalamakta güçlük çekiyorum düşüncelerimi.