Bir takım hadislerin derilere yazılması, hadislerin kur’an’ı kerim gibi sistematik bir şekilde kayda geçirildiği manasına gelmiyor. Keza öyle olsa zaten hadis rivayetine gerek kalmaz, ravilik diye meşgale de olmazdı.
az önce muhatabını hadis ilmini bilmemekle mimleyip, buhari ve müslim’e şeksiz şüphesiz güvenmeyi salık vermişken şimdi çok basit bir soruda ihsan şenocak denilen soytarıya dümen kırmak biraz çelişkili olmuyor mu? Buhari’den ve müslim’den sonra seviye biraz hızlı düşmedi mi?
Bu kadar net konuşan birisi olarak o ‘sahih’ hadisi bizzat senin açıklayabiliyor olman gerekmez miydi?