tek kelimeyle aciklanamayacak onerilerdir. bugunun turkiyesinde devrim anarsiden baska birsey getirmeyecektir, zira bunun farkina varan solcudan bahsetmek isterim once. sol, isci, emekci hakkini savunan, calima gucunun karsiligini en az patron kadar almak isteyeni hakli goren, bunun icin mucadele eden, egitilen, egitendir. cok ama cok kisaca ozetlemek gerekirse solcular devrim yapip, sistemi cokertmek yerine, sistemde iscinin, calisanin hakkini, hakkettigi gibi vermekten, ulke ekonomisinde yer tutan endustriyel sektorlerde yeniden is hacmini canlandirmaktan, kisi basina dusen gelirin yukselmesinden ancak ayni zamanda sigortalarin odenmesinden, ogle yemeklerinin guzellesmesinden, 24 saat calisan iscilerin 8 saat calisarak, fazla saatleri icin mecbur birakilmamakla beraber, calistiklarinda mesai ucretlerini gunu gunu almalarindan, kapatilan fabrikalarin sahipleri dubaiede maaile tatli yaparken, tazminatlari odenmeyen iscilerin intiharlarindan, cocuklarini, eslerini dogramalarindan once haklarinin pesine dusmekten bahsetmeliler. solcuyum diyen bes avukat alsa bu insanlarin davasini, ücü de kazansa ayni sehirde bi daha bu cesit bir dava acilamaz. solcuyum diyen 5 muhendis calistigi fabrikada iscisinin mesai saatini patrona yalakalik yapmak, kendi yerini saglamlastirmak icin eksik gostermese, ayni fabrikada bir daha kayitsiz mesai cok zor olur. ve bri sikayette sosyal sigortalar kurumundan gelecek solcu bir mufettis patronun dosyasina sıkıstıracagi 1000 tl'lik ceki dusunmeden yazsa durustce raporunu, o fabrikada isveren zor teklif eder rusveti mufettise. devrim ütopya, ancak kisisel idealizm ve durustluktur tek cozum. yoksa oturdugumzu yerden kolay, ya devlet basa ya kuzgun lese demisler. devrimi, komunizmi, sol ideolojiyi dramtize etmekten vazgecip, insan gibi yasamaya odaklanmaktir tek oneri. bu da isleyen ekonomik sistemlerden gecer ki marx okumak bu derde birebirdir.