Ebû Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Sizden birinizin (yemek) kabına sinek düşecek olursa, onu iyice batırın. Zira onun bir kanadında hastalık, diğerinde şifa vardır. O, içerisinde hastalık olan kanadıyla korunur."
bnu Mâce'de, Ebû Saîdi'l-Hudrî (radıyallahu anh)'tan yapılan rivayette
"Sineğin iki kanadının birinde zehir, diğerinde şifa vardır. Eğer bir yemeğe düşerse, onu içine iyice batırın (sonra çıkarıp atın). Çünkü o, önce zehirli (kanadını banar), şifa(lı kanadı) geri bırakır." buyrulmuştur.
Açıklama:
Sinek bedenlerinde antibiyotik olduğu, bilimsel deneylerle anlaşılmıştır. Bir grup Avustralyalı araştırmacı tüm çabalarını bunun üzerine harcıyor. Macquarie Üniversitesi, Biyoloji Bilimleri bölümünde bir grup araştırmacı, sineklerin çürük et, meyve ve gübre dahil olmak üzere her türlü pisliğe karşı dayanıklı olduğu teorisinden yola çıkarak sineklerin sahip oldukları bu antibakteriyal özellikleri farklı gelişim evrelerinde ortaya çıkarmak üzere çalışmalar yaptılar.
Grubunun yeni keşfini Melbourne Mikrobiyoloji Konferansında tanıtan Ms Jonanne Clarke, "Çalışmalarının, yeni antibiyotiklerin bulunması için yapılan küresel araştırmaların ufak bir parçası olduğunu, fakat kimsenin daha önce bakmayı akıllarına getirmedikleri bir yere odaklandıklarını" söylüyor. Bahsettiği bu proje aynı zamanda onun doktora tezinin bir parçası...
Ms Clarke, mide içersinde de meydana gelen antibakteriyal özelliklerin sinek bedeni üzerinde mevcut olduğunu söylüyor ve her iki yerde de bu aktiviteleri görebileceğimizi belirtiyor ve "Sinek bedeni üstüne yoğunlaşmamızın sebebi daha kolay ayrışılabilir yapıda olmasıdır." diye ekliyor. (http://www.abc.net.au/sci...les/2002/10/01/689400.htm )
Ayrıca Suudi Arabistan Qassim Üniversitesi, Medikal Mikrobiyoloji Bölümünde yapılan bir deneyin sonuçları, bunun bilimsel mantığını göstermiştir. Yapılan deney ve sonuçları şöyledir:
DENEY A
Kültürlü su örneği steril su içeren kaptan alınmıştır ve kaba sinek düşmüştür (Sinek Batırılmamıştır). Kültür deneyi için kaptan alınan suda E Coli tipi Patojenik (mikrop üreten) bakteriyel çoğalma görülmüştür.
KAP 1- Kültürlü su örneği aynı kaynak kabından alınmıştır. Bu sefer sinek suya tamamen batırılmıştır. Kap 2'de görülen bakteriyel çoğalmanın tamamen kaybolduğu açıkça görülüyor. Kap 1'de çoğalan yeni bakteri Actinomyces (Aktinomiçes) olarak bilinir ve faydalı antibiyotikler bundan elde edilebilir. Bunun Kap 2'de bulunan bakteriyel çoğalmayı nasıl engellediği açıkça görülüyor.
DENEY B
Deney "A'nın aynısıdır fakat bu sefer başka bir sinek ile yapılmıştır.
KAP 2- Kültürlü su örneği steril su içeren kaptan alınmıştır ve kaba sinek düşmüştür (Sinek Batırılmamıştır). Kültür deneyi için kaptan alınan suda Coynebacterium [Dephtheroid (Difteri Basili) tipi Patojenik (mikrop üreten) bakteriyel çoğalma görülmüştür.
KAP 1- Kültürlü su örneği aynı kaynak kabından alınmıştır. Bu sefer sinek suya tamamen batırılmıştır. Kap 2'de görülen bakteriyel çoğalmanın tamamen kaybolduğu açıkça görülüyor. Kap 1'de çoğalan yeni bakteri Actinomyces (Aktinomiçes) olarak bilinir ve faydalı antibiyotikler (%70'den fazla) bundan elde edilebilir. Bunun Kap 2'de bulunan bakteriyel çoğalmayı nasıl engellediği açıkça görülüyor.
DENEY C
Daha önceki deneylerin aynısıdır fakat farklı bir sinek ile yapılmıştır.
KAP 2- Kültürlü su örneği steril su içeren kaptan alınmıştır ve kaba sinek düşmüştür (Sinek Batırılmamıştır). Kültür deneyi için kaptan alınan suda Staphylococcus sp. (Stafilolok Tipi) Patojenik (mikrop üreten) bakteriyel çoğalma görülmüştür.
KAP 1- Kültürlü su örneği aynı kaynak kabından alınmıştır. Bu sefer sinek suya tamamen batırılmıştır. Kap 2'de görülen bakteriyel çoğalmanın tamamen kaybolduğu açıkça görülüyor. Kap 1'de çoğalan yeni bakteri Actinomyces (Aktinomiçes) olarak bilinir ve faydalı antibiyotikler bundan elde edilebilir. Bunun Kap 2'de bulunan bakteriyel çoğalmayı nasıl engellediği açıkça görülüyor.
Salmonellas (Salmonella) + proteus sp tipi hastalık yapan başka bakteri çeşitlerinde de aynı sonuçlar alınmıştır.
Mikrobiyolojideki en son araştırmalar Hz Peygamberin (asm) XV. asır önce bildirdiği tavsiyenin tıbbî izahını yapmakla, âdeta onu tasdik etmektedir.