galiba zeka özürlüyüm.
bu adamın dediklerine baktım, dinledim...
bu adam din eleştirisi yapmıyor.
eline kur'an alıp burada bu yazıyor, bu olabilir mi demiyor. elinde ki kitap peygamberin ölümünden yüzlerce yıl sonra birisi tarafından yazılmış kitap.
bu kitapta yazılanı okuyor.
adamın din eleştirisi yapmasını bırakın allah'ın "güzel ahlakı tamamlamak için" yolladığı peygamberin, bu peygamberin tebliğ ettiği islam dininin, bu dinin sahibi allah'ın hakkını savunuyor.
ben böyle anladım. bu sırada programın-yayının tamamını izledim.
cümlenin-söylemin önünü-arkasını almadan cımbızlasanız bile adam bu düşünceyi inanışı nasıl islam dinine uygun dersiniz diye sorguluyor.
üstelik kur'an da sadece ergenliğe girmek evlenmek için yeterli değildir. akıl baliğ olma - beleğu'n nikah kur'an kıstasıdır. sadece adet olma burada anlaşılamaz.
evlenme, çocuk sahibi olma, evi aileyi yönetme, annelik eş görevi yanında namus iffet sorumluluk sağlık vb tüm değerler beleğu'n nikah kapsamındadır. akıl bilinç sorumluluk olarak da kişi (kadın veya erkek) olgunlaşmalı.
evlilik seks ihtiyacı için yapılmaz.
hele ki 50 60 70 vb yaşta olup 9 yaşında bebekleriyle oynayan bir kızı nikahlamak ve din buna izin veriyor demek savunmak allah'a, peygambere, islam dinine iftira atmaktır.
asıl islam dinine iftira eden "Ben, ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim." diyen peygamberin 50 yaşındayken 7 yaşında kızla (hz. aişe) nişanlanıp 9 yaşında da nikahlandığını söylemektir.
bu kur'an ayetine ters durumu savunanlar ve buna karşı çıkanları dine hakaret ediyor diyenler asıl islam düşmanlarıdır.
ne günlere kaldık ya rabbim?
allah'ın dinini, allah'ın peygamberini savunmak dine inanmayanlara kaldı.
"Aldanma insanların samimiyetine, menfaatleri gelir her şeyden önce.
Vaat etmeseydi Allah cenneti, o’na bile etmezlerdi secde.
islam ümmeti, hikayeler içinde boğuldu gitti.
Hakikat, efsaneler içinde kayboldu gitti.”
m. a. ersoy - m. ikbal.