M. yavaşı aday yapmaya kalkıştığında yazmış idik, -çakma sarışın mel'anetine karşı- aynı sözümüzdeyiz;
" - Natocularda bir telaş - pür telaş ki, sorma gitsin! Neymiş, "gönlünden geçen aday -yavaş gardaşım yavaş- 'mensur yavaş' imiş!!." Yahu -yalandan da olsa (gazetecinin o kadar ısrarına rağmen)- "TÜRK Milliyetçisiyim" dahi diyemeyen bir zavallıyı, Türk milliyetçilerinin karşısına aday diye dikecek, - gürcü gocasına dahi itaat etmeyen - 'hatun kişisi!.' Bülent Orakoğlu -Mekke de iken- anlattı idi (sonradan MiLLi kuruşcu, Fehmi Çalmuk'un kitabında da okudu idik). Gürcü abisi - hazirun da sabisi Şevket Kazan abine "- Abi askerler darbe(28 Şubat günleri) yapacak istihbarı aldım, ne yapayım, deyu sorduğunda? Abin; "- Ben üç ihlas, bir Fatiha okuyup yatıyorum, sen de öyle yap!" Dediğinde onun emrine (kabile büyüğünüz olduğu için, ellağam) uymuş idin. Bre kadın git gocana itaat et ve bir A. Necdet Sezer vakıası - mel'aneti daha çıkarıp, AZIZ Türk milletinin istiklaliyle - istikbaliyle oynama! "AYAK ALTINDA KALIRSIN!" Bizden söylemesi!.."