Duygularımız düşüncelerimizi şekillendirir, düşüncelerimiz ise sırasıyla davranışlarımızı doğrudan etkiler. Bir insanın davranışını analiz ederek, aslında belli bir ölçüde de olsa onun duygularını bilmek mümkündür. Tüm bunlar günlük yaşamımızda, hayatımızda etkisini gösterir. Burada duygularımızla ve davranışlarımızla barışık olmamız önemlidir, çünkü davranışlarımızın da kaynağı duygularımızdır.
Örneğin, agresif davranış sergileyen ve aile üyeleriyle iyi ilişkisi olmayan bir gencin davranışını analiz edersek, ailesiyle kötü ilişkileri olduğunu, en ufak bir şeyde sinirlendiğini, anne-babasıyla sürekli fikir ayrılığı yaşadığını görebiliriz. O, 'ebeveynlerim beni anlamıyor', 'annem-babam beni kendi zamanlarıyla kıyaslıyor' gibi düşünceler taşır. Bu gencin duygularına inip analiz ettiğimizde, değersizlik duygusu yaşadığını görebiliriz. Bu, küçük yaşlardan itibaren sürekli kıyaslanan çocuklarda daha belirgin olur ve zamanla duygularına da yansır. Bu durumda, yani kendilerini değersiz hissettiklerinde çevrelerine karşı agresif davranışlar sergilerler
Önemli noktalardan biri de insanların duygularını kontrol edebilmesidir. Bunu yapabilen, yani sağlıklı bir şekilde duygularını yönetebilen, her zaman hislerine kapılmayan insanlar korku ve travmalarını da belirli bir ölçüde düzeltebilirler. Bu yüzden, bir insanın nasıl davrandığından ziyade ne hissettiğini, nasıl hissettiğini öğrenmek, analiz etmek gereklidir. Bazen kendimizle konuşmalıyız, aynanın karşısına geçip kendimize sorular sormalıyız. 'Neden bu davranışı yaptın? Bu davranışı yaparken ne düşündün? Şu an ne hissediyorum?' gibi sorular sormalı, davranışımıza neden olan o duyguyu bulmalıyız. insan her zaman aklı ve beyni ile hareket edip düşünemez. Aksi takdirde bir robottan farkımız kalmazdı. Biz insanlar aynı zamanda duygusal bir varlığız ve duygularımız da hayatımıza, kararlarımıza etki eder. Bizi duygularımız yönlendirir ve onlar hayatımızda önemli bir yere sahiptir.