emergence

entry13 galeri
    1.
  1. Bütünün parçalarının toplamından fazla olduğunu belirten terimdir.

    Ancak bu yeterli bir açıklama sayılmaz. Emergence property den de bahsedilmesi gerekir ve bu oldukça karmaşık bir konu olduğundan ayrıntılarla 6 entry de açıklanacaktır.

    Evet bu tematik yazımız aynı zamanda indirgenemez kompleks ve Akıllı Tasarım gibi saçma mistisizmlerin köküne kibrit suyu döken "emergence" olgusunu açıklamak için kaleme alınmıştır. Özellikle agnostiklerin okumasında fayda vardır.

    Her türlü ortak işleyiş ilkesi birimlerini meydana getiren parçaların bağımsız ilişkilerinden oluşur. Ancak ortak işleyen bir sistemin davranışı birimlerinin neden olduğundan farklı bir davranış biçimine de neden olur. Bu olgu çok önemlidir ve en basit birimlerden karmaşıklığa giden süreçlerin tanımlanması gerekmektedir. Bilimin araştırma konusu da budur.

    Ancak en büyük sorunlardan biri, tümevarımsal olarak basit ilişkilerin sonuçlarını teorize eden bilimin tersine, binlerce yıllık şartlanmışlığın neden olduğu tümdengelimsel bakış açısının daha yaygın kullanımıdır. Tümelin ne olduğu bilinmez ve daima yeni veriler ve keşifler onu değiştirir. Ancak yine de mistik çevreler bu sınırları aslında hiç bir zaman çizilemeyen muğlak tümeli referans almakta inatlarını sürdürmekte ve bilimdışı yaratıcılık savına, eksik bilgiye sahip beyinleri çekebilmektedir.

    Buradaki sorun,basit parçaların işlevinden ortaya çıkmış sistemin, bilimsel yasalara değişmeyen bir referans veya ilkin neden olarak alınması sorunudur. Örneğin güneş sistemi referans alınıp, dünyanın hareketlerini irdelemeye kalkışırsanız, güneş sisteminin Dünyanın yaratıcısı olduğunu zannetme yanılgısına düşersiniz. Eğer güneşi ve ötesini yeterince bilmiyorsanız bu anlaşılabilir. ancak yinede ne olduğunu bilmediğiniz bir tümeli bilebildiğiniz varoluşa ilk neden zannetme yanılgısna düşersiniz.

    Oysa güneş sisteminin nedeni, o sistemi oluşturan tüm gezegenlerin ve yıldızların, daha da ötesinde o gezegen ve yıldızlara neden olan atomların, ısının, basıncın, kütle çekiminin, rastgele çarpışmaların, yoğunlaşan maddenin; uzay zamanda eğilmiş bölgeler oluşturmasının ve totalde bu eğri uzay-zaman alanı bölgesinin kendi dışındaki uzay-zamandan farklı hareket etmesinin sonucudur. Olayı en son galaksi kümelerine bunların oluşturduğu filamentlere bağlayıp tamamını big bang ile modelleseniz bile, bunları kesin olarak kanıtlamadan ayrıntıları es geçip her şeyi big bang a bağlamak da pek bilimsel sayılmaz.

    Kentler insanlardan oluşurlar. Bir insana kent tarafından belli programlar doğuştan verilmemiştir. Bireyler bir arada iken kentleri oluşturmuşlardır, çünkü tamamı orada yaşarlar. Bir kişi geleceği belirleyemez. Farz edelim ki biri, dünyanın en zeki insanıdır ve dünyada değişime neden olabilecek bir yeni fizik yasası keşfetmek üzeredir. Farketmez bir özelliği yoktur. Arkadaşlarından birçoğu da diyelim ki dünyanın en salak insanlarıdır ve tamamı türlü garip işlerde hiç düşünmeden kendilerine verilen işleri yapmaktadırlar.

    Bu arada herbir kişinin başka arkadaşları, ilişkileri, onların içinde başka ilişkiler mevcuttur. Bir şekilde her bireysel harekete neden olan organik ihtiyaç ve buna bağlı davranışlar bir diğerini dolaylı yoldan etkilemektedir.

    Dolayısıyla aslında kent diye birşeyin kavramsal olarak anlamını içinde yaşayanların ilişkilerinin toplamı oluşturmakta, ortada kent diye bir bağımsız varlık ise bulunmamaktadır. En salak denilenin de en zeki denileninde bir alanı ve işlevi mevcuttur ve bunlar bir araya gelince anlam kazanmakta, yollar, ulaşım, ticaret, üretim, tüketim ve yönetim olarak kent dokularına dönüşmektedir. Bu insanlardan çoğu ölse bile sistem devam eder. Can damarını oluşturan yerlerde çalışanlar ölse de yerleri diğerlerince doldurulur. Ancak kentin nüfusu birkaç yüz kişiye düşecek olursa kent olmaktan çıkar ve insanlar dağılırlar. Kent yok olur veya ölür. Çünkü onu oluşturanlar artık o dokuyu oluşturacak kadar karmaşık işlevleri yürütememektedir. Bir çok kısmı artık işlevini yitirmiş ve çürümeye yüz tutmuştur. Belki küçük gruplar bir kısmında hala varolsalar da bir kasaba veya köy gibi yaşayan barındırsa da, Kent artık ölmüştür.

    Kent e insanların ilişkilerinden ortaya çıkmış doku dersek, aslında devlet de gerçek değildir. Ona da organ; ya da kent e organ, devlet e birey diyelim. Devletin kararları vardır ve bir özne gibi düşünülür. Çünkü kişiler onu etkileyemezler. Oysa bu kişiler tarafından oluşturulmuşlardır. Yani devlet tamamen kişilerin ilişkilerinin sonucudur. içinde insan yoksa ortada bir devlet de yoktur. Aynı şekilde birçok insan beraber oluşturdukları bir topluluk oluşturdukları için buna farklı bir isim vermek şarttır. ister devletin olmadığı global bir gezegen uygarlığı olsun sınırlar ortadan kalksın bu sefer de Dünya düşüncesi ortaya çıkacaktır. Çünkü bu insanlar birbiriyle sürekli ilişkidedirler ve dolayısıyla o ilişkilerinin total bir sonucu da olmak zorundadır.

    Demek ki insanlar, hücreler, yapıtaşları bir araya gelip, birbiriyle ilişki içine girince kendiliğinden bu ortak işleyiş ve ilişkilerden ötürü daha genel olarak totalinde başka bir görünüm ortaya çıkmaktadır. Gerçekte bir insanlık yoktur, Gerçekte devlet de yoktur. Yani devletler insanların nedeni değildir, tam tersi geçerlidir. Akıllı Tasarımın ilk çöküşü. Akıllı tasarım bunun tersine büyük dizgelerin bir tasarım olmadan varolamayacak derecede karmaşık olduğunu ve bu tasarıma dayanılmadan basit parçalarının toplamı ile manalandırılamayacağını öne sürer. Oysa büyük dizgenin karmaşık olma nedenini tersine birimlerinin birbirini etkileyen karmaşık işlevlerinin toplamını ifade etmesinden ötürüdür.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük