türklerin ingilizce konuşamama nedenleri

entry97 galeri
    69.
  1. yabancı dil, beynimizin sağ beyin lobuyla öğrenilir, yani dinleyerek. Fakat bu dinleme işine göz eşlik etmelidir. Yani dinlediğiniz her şeyin resmini görerek, zihninizde olay-sembol (resim) bağlantısını kurmanız gerekir. Bunun için en iyi yol bol bol alt yazılı film izlemektir. filmi önce türkçe alt yazıyla, sonra ingilizce alt yazıyla en son da alt yazısız sadece ingilizce dinleyerek kulağınızı ve gözünüzü dile alıştırmanız gerekir. Bu yabancı dilin zihninizde temelini oluşturur. Temelini iyi atarsanız daha sonra iyi okuyabilir, iyi yazabilir ve iyi konuşabilirsiniz. Sağ beynimiz aktif bir şekilde yabancı dile çok sık maruz kaldığında (yani artık duyduğunuz ve gördüğünüz şeyler rüyalarınıza girmeye başladığında) beyninizde türkçeden başka yeni bir 'dil yolu' (belki şimdilik patika demek lazım) açmış olursunuz. Bu patikayı yavaş yavaş genişletip, düzeltmeli, asfalt atmalısınız. Dil yoluna asfalt atmak demek 'şarkı' ile olur. Sürekli şarkı dinlemelisiniz, çocuklar için olan çizgi filmleri (ana okulu çocuğundan ilk okul ve ortaokul çocuğunun izlediği çizgi filmlere kadar) hepsini bitirmelisiniz. Çizgi filmlerde kelime tekrarları, şarkılar, kısa hikayeler vs. daha çok vardır. Alt yazısız bunları dinleyerek sağ beyninizin 'dil patikasını' genişletebilirsiniz. Burada en kritik nokta, her türkçe konuştuğunuzda ingilizce dilinin gerileyeceğini, patikanın bozulacağını bilmenizdir. en küçük dil geçişlerinde bile yol hemen bozulur, çünkü türkçenin yolu geniş ve ferahtır. Beyin kolayı, stresi az olanı seçmeye bayılır, çok sever. O nedenle eğlenceli bir şekilde dinlemelisiniz. Ne kadar süre dinleyeceksiniz peki? Basit seviyede konuşma için en az 3 yıl. yani 3 yaşına gelmiş ingiliz bir bebek kadar diliniz gelişmiş olacak. 6 yıl dinlerseniz 6 yaşına gelmiş bir çocuk kadar dile hakim olacaksınız. 10 yıl dinlerseniz yine o kadar...yani iyi telaffuz için gece gündüz demeden en az 10 yıl (türkçenin geriletmelerini hesaba katmazsak) dinlemek gerekiyor. anca o zaman ingilizceyi akıcı bir şekilde konuşmaya başlarsınız. konuşma alanı beynimizde sol yarı küresinde. yani sağ beyinle dinlediğimiz ve dili 'sembollerle' zihnimize kazıdığımızda sol beynin konuşma alanı faaliyete o zaman geçiyor.Sol beyinde broca alanına gelen sembolik kavramlar 'söze' dönüşüyor ve insanlar konuşmaya başlıyor. çünkü zaten alfabenin kendisi de semboldür, sesin sembolüdür. 10 yıl dedik ya, eğer hikaye okur (ama you tube'dan takip ederek, yani sembolleri zihninize yanlış kodlamadan), ingilizce defter tutar bir de basit seviyede ingilizceden türkçeye türkçeden ingilizceye çeviri yaparsanız öğrenme sürecine hız katmış olursunuz. ingilizceden türkçeye çeviri iyidir ama asıl iyi olan türkçeden ingilizceye çeviridir. türkçeden ingilizceye çeviri yaptığınızda aslında zihninizde olan türkçe asfalt yolunu ingilizcenin hizmetine vermiş olursunuz.

    Şimdi imkanlar çok gelişti, artık youtube'da sınırsız 'dinleme' imkanına sahipsiniz. kolay gelsin.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük