--spoiler--
evet hatırlıyorum laikliğin tavan yaptığı dönemde başörtülüler özgürlüğün tadını çıkartıyordu üniversite kapılarında (!)
--spoiler--
Öncelikle belirteyim kişinin inancı kişiyi ilgilendirir o yüzden geçmişte olanları hiçbir şekilde doğru bulmuyorum. Ülkesine ve milletine hizmet etmiş veya o dönem hizmet etmek için eğitimine sarılmış insanlarımızın kendisi veya eşlerinin inançları gereği kapalı diye soruşturma gören insanların hakkını kimse ödeyemez...
Diğer açıdan da bakarsanız son 20 senedir de şeriat isteyen siyasal "islamcıların" en basitinden tarikatlere ve cemaatlere verdiği imtiyazlar sonucu ne bok yediğini görmekteyiz. Laikliğin olduğu ülkede bu kadar yolsuzluk ve adam kayırma varken, şeriatın olduğu bir ülkede insanların hakkını, canını nasıl koruyacaksın diye sormazlarmı. Bu gün masum birisi Taksim'de vs. Sallandırıldıktan sonra suçsuz olduğu tespit edilse sen bu insanı hayata nasıl geri getireceksin ? Malum bu sözde müslüman özde para tapar hükümetine ve seçmenine gerek kendilerine oy vermeyen herkes terörist ! Eskiden bu ülkede "adalet bakanlığı" vardı. Düşün laikliğin olduğu bir ülkede bu bakanlığı bile bitirdiler, şeriat olduğu zaman sen nasıl denetleyeceksin. Bu ülkede rejim değişirse çok kan akar. Savaş olarak demiyorum, birileri kendi kurallarını şeriat hukukuna dayandırarak masumları katlederken hiç vicdanın sızlamayacak mı?