Türkiye'de bir yıl içerisinde ortalama kişi başı kâğıt tüketimi 42 kilogram...Türkiye'de atık kâğıdın geri kazanımı yüzde 42 civarında kalırken, AB ortalaması 56,3 düzeyinde bulunuyor. Avrupa Birliği ülkeleri arasındaki Almanya, yüzde 72 ile geri kazanımda en yüksek orana sahip ülkelerden biri. Türkiye'de kâğıt toplayıcılarının sessiz mücadelesi ise çoğu insanın dikkatini bile çekmiyor.
her dürüst çalışan gibi dünyanın en onurlu mesleğini yapmaktadırlar. bizim hiç düşünmeden çöpe attığımız kağıt parçalarını toplayarak kağıtların geri dönüşümünü sağlayıp üstünede para alır bu insanlar. bilindiği üzerede pek kimseyle işleri olmaz çöpleri karıştırır işlerine yarayanı alır yollarına devam ederler.
ankara belediye başkanı melih gökçek gene harika(!) bir karara imza atarak belediyenin çöplerini toplama işini sadece bir firmaya vererek bu insanların son umudu olan çöp tenekelerinide ellerinden almıştır. zabıtalardan köşe bucak kaçarak hayatlarını devam ettirmek zorunda kalan bu insanların kağıt toplamaktan başka hiçbir gelir kaynağı yoktur. zabıtalar tarafından yakalandıklarında hem kağıtlarına el konulur hemde üstüne ensef bir dayak çekilir bu da yetmezse arabalarıda ellerinden alınır. yani denir ki "hey dostum burası bizim çöplüğümüz iki horoz buraya fazla". demezler mi melihcim adama kimi kimin yerinden kovuyorsun? çok meraklıydın bu işlere yıllardır aklın neredeydi? baktınız iyi kötü para getirisi var "kim yapar bu işi, sonu ne olur" hiçbir şey düşünmeden o insanların son umudu olan çöplere bile göz diktin. ayıp değil mi melihcim? biz gelip senden su sayaçlarımızı istiyor muyuz?
ayrıca istanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi hakkari'den ankara'ya kağıtçılar isimli 1994 yılında köylerinden ankara'ya iş bulma umudu ile zorunlu olarak göç eden insanların yaşamını konu alan bir belgesel hazırlamıştır. ankara belediyesinin bu insanlara yaşattığı dramı daha detaylı öğrenmek için internette ufak bir araştırma yeterli olacaktır. araştırmaya üşenen insanlar için (bkz: aç bakim ağzını)