ahlak

entry329 galeri
    319.
  1. Ahlaksızlık kavramını ikiye ayırıyorum. Dindarlar için ahlaksızlık ve sekülerler için ahlaksızlık kavramı. Dindarlar kendi inanç ilkelerine aykırı her şeyi ahlaksız bulur ama kendi dindarlar çatısı altında da ahlak kavramını bölüştürürler bunlar da dinde ortaya çıkan mezhepler ve ilkelere göre değişir. Bu insanlar için örtük, inanç farzlarını yerine getiriyor olma, helal para kazanma gibi ortak noktalar olsa da yine birbirinden ayrılırlar. Bunlar kendi içlerinde başörtü bağlama şekline kadar doğru yanlış etiketlemeleri yapıp doğru- yanlış ahlaki normları oluşturlar.

    Örtünme örneğin. Burka, çarşaf, ferace, tunik… yani burka kullanan bir kadın takmayanı yanlış bulabiliyor. Çarşaf giyen feraceliyi, ferace giyen tunikliyi o da pantolon giyen bir kadını gibi.

    Kadına değer biçmede yine dindar bir kesim eşlerinin çalışmasına, sosyal hayatına, giyiminde ya da farzlarını yerine getirip getirmeme konusunda esneklik sağlayabilirken diğer bir kesim ise daha katı olabiliyor. Kadınlar evden çıkma, belirli mesafenin dışına eşsiz gidememe ya da çok erken yaşta sadece dini eğitimi zorunlu tutma ve dışarıya kapalı olmakta ısrarcı olabiliyor.

    Seküler ahlak çizgisiz bir ahlak fakat kesinlikle toplumun ilkelerinden dolayısıyla dinin ilkelerinden etkileniyor.

    Dindar ahlak sekülerliği kafirlik, kıyamet alameti olarak görüyor aykırı yaşayanlara büyük öfke duyuyor. Seküler ahlakta din ahlakına baskıcı, sıkıcı insan doğasına aykırı, pasifize edici ve zorbacı bir yapıda olduğunun farkında.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük