haftasonu 2.0 soft top yani tenteli versiyonunu kullandığım roadster. bu arabayla ilgili çok güzel düşüncelerim vardı, beklentilerimi tam olarak karşıladı. ne eksik ne fazla. bu arabayı tanımlamak istesek oyuncak demek lazım. gerçekten çok eğlenceli bir oyuncak ama ulaşım aracı değil bence. araç zaten 2 kişilik fakat 2 kişi de olsanız tatile zor gidersiniz. bagajı çok küçük. 1 tane kabin boy valiz sığar, 2 sığmaz. elinizde poşetlerle arabaya binseniz arka koltuğa atamazsınız. torpidosu bile yok. bir de bence konforlu da değil, rüzgar sesi ve yalıtımına çok takılmadım ben fakat diz mesafesi ve iç hacimi çok dar. 2 3 saatlik yolculuktan fazlası bunaltıcı olabilir. başka negatif özelliği var mı diyeceğim , yok.
şimdi güzel kısımlara gelelim. araba çok hafif ve bunu sürücüsüne hissettiriyor. muhteşem bir özellik bu. aşırı kıvrak. vites yolları çok kısa, güzel direksiyon hissi ve 160 hp ile çok eğlenceli bir kombinasyon ortaya çıkmış. zaten bunu alacaksanız kesinlikle otomatik almayın. yani düz vites otomatik tartışmasına girmek istemiyorum, kaybeden taraf açık ara düz vitestir bence de ama bu araç o araç değil. mutlaka düz vites alınmalı. ben daha önce 15 dakika arkadan itiş bir otomobil kullanmıştım, o da 136 hp bir bmw 116 idi, dolayısıyla sıfır tecrübe sayabilirim kendimi. ona rağmen ilk denememde donut çizebildim. arabaya alışsam yapabileceğim haylazlıkları düşünemiyorum bile. debriyaj tokatlayarak arkasını cok kolay ve kontrollu bir sekilde kaydırabilirsiniz. hafif olmasından ve çok güçlü olmamasından ötürü güvenli bir şekilde eğlenebiliyorsunuz. elinizden fırlayıp gitme ihtimali çok zorlamazsanız yok. 160 hp de gayet yeterli, dağ yollarında ve pistte çoğu güçlü arabayı üzer diye tahmin ediyorum. spor araba sanıp aşırı hızlı gitmesini beklemeyin, tam olarak 160 hp atmosferiklik gibi gidiyor. gayet yeterli fakat turbonun koltuğa yapıştırması da yok, bu da bir gerçek.
ayrıca biz bu arabayı hava 5 dereceyken kullandık. ve üstünü açtık. koltuk ısıtma sayesinde üşümüyorsunuz. yani üstünün açılma özelliği sadece yazın veya baharda olur, kışın açılmaz gibi düşünmeyin. hele istanbul gibi bir yerde yağmur yağmayan her saniye açılabilir, iç hacim o kadar dar ki klima + koltuk ısıtmayla hemen ısınıyorsunuz. özet olarak araba kullanmayı, sportif sürüş yapmayı, arabayı kaydırmayı seviyorsanız doğru adres. cafelerin önünde, yazlık kasabada hava atmak için de alınır. yukarıda saydıklarımdan hiç biri ilginizi çekmiyorsa sizlik değil, 2 ay sonra satarsınız. bir gün benim olacaksın miata.