babanın ölmesi

entry1128 galeri
    144.
  1. tanrının -ya da doğanın ya da tıbbın- size en büyük lütuflarından birisidir babanın ölmemesi. sakin ve dingin hayatınızın ortasına koca bir taş atılır, hiç hazır olmadığınız kapkara bir ihtimal gelir bir kabus gibi hayatınıza çöker bir telefonla. oysa sanırsınız ki hiç o gün gelmeyecek, hiç o ihtimal kapınızı çalmayacak; siz o aksi adamla kavga döğüş yüz yıl bin yıl geçireceksiniz. iyi günde ve kötü günde o hep başınızda olacak.

    ama işte bir haber, bir telefon bütün o sırça sarayınızı sallar, şımarık bir çocuk gibi şikayet ettiğiniz o kolların sizi bırakıvereceğini, o ayrılık gününün geldiğini anlarsınız.

    o gidecek, toprağın 3 metre altına ellerinizle indireceksiniz ve o, o akşam eve geri gelmeyecek. bir sonraki akşam da, ondan sonraki akşam da, 10 yıl sonraki akşam da... ister inan ister inanma, o gelmeyecek artık....

    diye düşünürsün yoğun bakım ünitesinin kapısında 2 hafta boyunca. bir tek iyi haber için doktorun kapılarında beklersin, bayramlarda bir "alo"yu çok gördüğün o yaşlı adam için. yeminler ve "hele bir"ler, "asla"lar içerden kafatasının duvarlarına çarpar durur.

    doğa acımasızdır belki, ama bazen de merhametlidir. sana verebileceği en güzel hediyelerden birini, o insanın yaşamını geri verir. 2 hafta boyunca gördüğün, yüzü örtülü ve bir daha geri dönmeyecek kimi insanları taşıyan o sedyelerden birinin ardına düşmek için henüz erken olduğuna karar verilmiştir. o 2 hafta boyunca başka insanlardan, gözünün önünde çaresizlikten eriyen insanlardan esirgemediği kabusu senden esirgemiştir ve sen yaşamını, çocukluğunu, ergenliğini, liseni, üniversiteni borçlu olduğun, seni ve kardeşlerini okutmak için çalıştığı işinden çıkar çıkmaz ekmek arası yemeğiyle ek işine koşturan o adamın gönlünü etmek ve ona olan borcunu ödemek için bir şans daha bulmuşsundur.

    şimdi tutun ona, dön 6 yaşındaki günlerine, onunla çay iç, sohbet et, yoldaki torunun adını koymak için isim sor. unutma, şimdi seni ıskalayan acı çok yakında ya da belki biraz daha uzak bir zamanda ıskalamayacak. mümkünse onun yanınızda olduğu her dakikanın, saatin, günün tadını çıkarın.

    bu başlıktaki bir entri herşeyi özetlemiş zaten:

    her erkeğin ölümü, babasının ölümüyle başlar.
    5 ...