cuma hutbesinde atatürk ten hiç bahsedilmemesi

entry8 galeri
    7.
  1. Mehmet Akif Ersoy'un aksine Çanakkale Savaşı pek çok örneğiyle "Centilmenler Savaşı" olarak adlandırılır. Gerçi Akif kişilik ve karakter olarak adam gibi adamdır ve "Çanakkale Şehitlerine" şiiri ulvi bir metin gibidir, milletimizin hafızasında silinmeden yer alır. iradenin inanca teslimiyeti bu savaşladır; fakat galibiyeti tatmadığımız Çanakkale'nin -zira galibiyet denemez- zafere giden yolun taşlarından olmadığı da açıktır. Onu büyük kılan Türk evladının karakterini, temiz insanlığını dünyaya göstermesidir. Bu savaşta üstümüze çöreklenen leş kargaları, Mustafa Kemal'in ulusumuz için önemini henüz bilmiyorlardı. O, Osmanlı subayı olmaktan çok öte bir zekaydı ve Kudret'in bize bahşettiği en müstesna yiğitti. O, din kardeşimiz oldukları için üstlerine asırlarca titrediklerimizin aslında  ne mal olduklarını, çaplarının satılık karakterleri kadar bile etmeyeceğini gören biri olduğunu gördüğü için büyük değildir. Bunu Osmanlı da pekala biliyordu. Kangren olmuş uzvun kesilme kararını veren doktor, bunu yaparken mutlu mudur? Asla! Gerçeği bilen ve gören insan elinden geleni yapar. Boşuna Atatürk olmadığını gösterdiği keskin zekasıyla bugün bile tartışmasız kabul gören Mustafa Kemal'in övgüye ihiyacı var mı a canım? Taş değse ayağına Allah'tan bileceksin, deyip sonra da "tek başına mı kurtardı" sanki diyenlerin yaşadığı bu vatanda, ismi hutbelerde anılsa ne anılmasa ne? ismini anmayanlar, Türk evladının temiz nurlu pak alnının parıltısının göz alıcılığı gibi Mustafa Kemal'e de hayranlık beslemekte; ancak hasetliklerinden çatladıkları için bunu itiraf edememekteler. Çok görmemek gerek.
    5 ...