Bir avuç asker tarafından kazanıldığını herkesin itiraf ettiği kaçanların vs. sayılarını vererek, ama nedense bunda herkesin bir hiciv aradığı savaş...
Evet, bir avuç asker tarafından kazanıldı, hatta Rauf Orbay'ın anılarından hareketle, subaylar cephe gerisinde ellerinde beylik tabancaları ile kaçmaya çalışanları tek tek vurdu, sonuç olarak yine de kazanıldı...
Ancak yok kapitalis fransa ile antlaşma imzalandı, Rusya'dan silah alınarak kazanıldı, zaten yunanlar kendileri kaçtı gibi ısrarlı ısrarlı yorumlar yapanlarımız var, neye hizmet anlamıyorum o da...
Aklı az çok yerinde olan ve biraz karşılaştırmalı tarih okuyan (ilkokul 3 tarih kitaplarından okumayan) herkes anlar ki, büyük taarruz denilen o aktiviteye kadar, zaten sırasıyla Toros dağlarının bir ucundan diğerine, kimilerinin yine bu sözlükte "Mahalle savaşı" diye adlandırdığı kuvay-ı milliye'nin gerilla taktikleri, etkisini göstermiş zaten yunanların direncini kırmış bu topraklarda artık kendi istedikleri o ülkeyi kuramayacaklarını anlamalarını sağlamış, götün götün geri de çekilmelerini sağlamıştır...
Hatta bunda da anıları merak edilen Çerkez Ethem'in katkısı büyüktür. Çerkez Ethem'de o dönemin en sağlam Mafyasıdır... Evet Mafyası, onun da düzenli bir ordusu falan yoktu yani, komutan değildi, çetesi vardı ve insanların elinde kalan tüfekleri vs. de zorla alınmasını sağladı, kurulan kısıtlı düzenli orduya verilmesini sağladı...
Yani analarımız, nene hatunlarımız cephedekilere kurşun doldururken babalarının hayrına doldurmadı evet, Çerkez Ethem'in ve Atatürk'ün yakınlık kurduğu bazı Mafyaların korkusundan doldurdu...