Ne yaparsan yap mekez bankanın kasası boş ise, gideceği yer 350 dolar asgari ücret olur...
Piyasa yapıcı senin sadece ucuz işçiliğin var, o da bu eder diyor ve peyderpey fiyatlıyor.
Kur hedefi son yıllarda hep asgari ücreti 350 dolara bölerek fiyatlanıyor. Zaten senin marketinde ürünlerde fiyatlanan bu...
Malını yerine koyacak olan sanayici vadeli işlemlerde o kurdan alıyor dövizini yerine koyuyor.
Bu işler böyle işte, adil değer hesabı zart zurt var. Metamatik var.
Ben ekonomist değilim, aman yanlış anlaşılmasın!
Sadece tekerrür eden tarihsel verileri okuyorum.
Yoksa bu parti koydu, reis yaptı, muhalefet yaptı vs... Bunların hepsi hikaye...
Piyasa yapıcı içerde ahmet mehmet'ten çalıyor, o ayşe teyzeden çalıyor, bu buna bunu yapıyor, yok rant var, beş kişi zengin oldu....
Bunlar onların umrunda olmaz...
Onlar bize tek bakar ve aşağıda ki soruları sorar.
Merkez bankanda kaç para var, enflasyon ve faiz farkın kaç puan, net cari açığın ne kadar, asgari ücretin ne kadar?
Ürettiğimiz değerden fazlasını tükettik ve tüketiyoruz.
Bunun bedelini hep birlikte ödeyeceğiz. Bundan kaçışımız yok.
Biz değişene kadar, ya fakir yaşarız, ya emperyalizme taviz verip sahte zenginlik yaşarız.
