kuralların herkese adaletli şekilde dağıtıldığı, kimseye iltimas yapmayan, herkesin hakkını talepte bulunmasa bile koruyan ülke.
burada samimi bir arkadaşımın aile şirketi var. müteahhitler. oldukça bilinen, güçlü ve iyi bir şirket. bir projeleri vardı gecen sene. cok profesyonel calistiklari icin, insaatin butun gerekli belgelerini belediyeye sunarken geri dönmeyecek sekilde hazır ederler.
kagitlar geri döndü bu defa. koca inşaatın 2.5 metre geriden başlamasını istiyorlarmış. ölçüp biçim yeniden yapıyorlar planlamayı bizimkiler. hiçbir hata yok. projenin 2.5 metre geriden başlamasını gerektirecek hicbir yanlislik da yok. yeniden aynı şekilde basvuruyorlar. yine aynı talep ile geri dönüyor proje. bu defa bu tuhaf talebin sebebini soruyorlar yetkili makama.
makam aciklama yapiyor: inşaatın yapılacağı alanin saginda kalan ev sahibinin, eger bu proje 2.5 metre geriden baslamazsa, güneş ışığından 37 dk daha az yararlanabileceği hesaplanmış. o siradaki butun evler bu hesaplama göz önünde bulundurularak projelendirilmiş. işin tuhafı, orada oturan kisinin bugüne kadar boyle bir olaydan haberi bile yok. şikayet yok, soran eden yok. belediye tamamen kendi kendine o hakkı savunup planları değiştirmiş. o evin gün ışığı hakkı gasp edilemezmiş. sirket icin evin oturma alanında büyük bir kayıp olsa da, belediye geri adım atmamış.
bazen insanı çığırından çıkartabiliyor buranın bürokrasisi; ama bazen de bir milimetrenin hesabını yaparak insanların hakkını savundugu için göz dolduruyor.
