Ekşi sözlük'e bakıyorum, uludağ sözlük'e bakıyorum ve diğer sözlüklerde; bir entry hoşuma gitti mesela, bakıyorum, tarihi en yeni olanın imali 2005, bilemedin 2006. nerde berbat bir entry var tarihi 2008/2009. ister istemez kafaya bir soru takılıyor, "sözlükler de mi elden gidiyor?" sonra bu soru öyle bir sonuç çıkarıyor ki...
sözlüklerin yazarlarının çoğunluğu üniversite öğrencisi değil mi?
e o zaman bu kötü gidaşatın sorumlusu onlar olmuyorlar mı? *
şimdi gereksiz bir bilgi gibi gelebilir ilk başta ama ben şu anda 3. okulda okuyorum. 5 nesil çömez gördüm. birçok öğrenciyle tanıştım ki bu sadece okuduğum okullarla sınırlı değil. Yaptığım gözlemlere dayanarak da şunu söyleyebilirim. Üniversite Öğrenciliği; bu sıfata sahip kişilerce hep amerikan pastası amaçlı, özgür kız imajlı bir misyonmuş gibi görülüyor. erkek öğrenci diyor ki "abicim okul 4 yıl mı? 4 yıl. dönem başına 2 kız götürsem yapar bu 8 kız. 8.'yle de evleniriz olay tamamdır." kız öğrenci diyor ki " babam karışmaz anam karışmaz abim zaten başımda değil ne güzel hayat." bunların yanında okul hayatının sürekliliğini sağlayabilmek ve memlekette marizden kurtulabilmek için derslere, sadece vize haftasında olmak kaidesiyle çalışıyorlar. eee üstad! nerde dünya sorunları? nerde ülke sorunları? nerde kaldı genel kültür denen kavram? hani üniversitenin entelektüel yaşantısı? amaçları? sonuçları?... *
Kısacası şu. Öğrencilik, o kadar bozuk bir döneme girmiş ki insanlar bilgi için koşmuyorlar, sadece oldukları yerde yakınlarından geçene lutfedip el uzatıyorlar. ilerde eminim ki buna da üşenecekler. Sonuç olarak da üniversite amacından, öğrenci de aslından uzaklaşacak.
sadece sıradan bir rica bu veya sözlük yazarlığı yapmış, yapan, yapacak herkese bir sesleniş.
sözlükler harika bir miras olacak ilerki nesillere. sahip çıkalım!
