bir hücum oyuncusunda aranan en önemli özelliklerden birisi öngörülemezliktir.
gözlerimizi kapatıp kısa bi hayal kuralım. kerem, orta sahanın yaklaşık 10 metre ilerisinde, sol taç çizgisine yakın bi yerde topu alıyor.
ne yapar?
cevap basit. bilmiyoruz.
sağdan gidene açıp 2. forvet rolüne girerek ceza sahasına boş koşu atabilir.
yavaş tempoda top sürüp bekini çizgiye kaçırıp içeri devrilebilir.
hızıyla vurup giderek sıfıra inebilir.
yine top sürüp içeriye devrilebilir, gerek ceza sahası dışından, gerekse verkaç yapıp şut atabilir, ya da araya oynayıp karşı karşıya bırakabilir.
yine sıkça gördüğümüz üzere topu bir-iki dürtüp icardiye uzun da atabilir.
işte bu tahmin edilemezlik muhteşem bir şey. çünkü rakiplerinin sana önlem almasını çok zorlaştırıyorsun.
kendisinin gelişimi bütün futbolculara örnek olmalı. büyük kulüp altyapısından çıksa, 21 yaşına kadar çamur gibi zeminlerde top koşturmasa çok daha başka bir futbolcu olabilirdi.
fakat bu haliyle bile (ki devamlı gelişmeye devam ediyor) avrupa futbolunun önemli kanat forvetlerinden birisi olacaktır.
