toplandık, ülkenin bütün burjuvazisi proleteryayı kurtarmaya çalıştık. başaramadık.
seçimin ertesi günü işçilerimden biri beni biraz düşünceli görmüş içeri girip "bu kadar üzülme be abi" dedi.
oysa ben eşime aldığım 0 aracın teslim tarihiyle uğraşıyordum. karşımdaki ekranda da son yurtdışı gezimde aldığım telefonu kaydetmeye çalışıyordum.
bana bunu söyleyen işçimin sırada bekleyen 3 maaş haczi dosyası var.
hayırlısı be abi dedim. çıktı.
biliyorum bir süre kızacağım ama sonra bu ülkenin ezilen, hakaret edilen, açlığa, yoksulluğa mecbur bırakılan, elindeki telefon, altındaki araba kendine çok görülen, çok şükretmeye alıştırılmış insanları için savaşacağım.
10 kere bana ne abi dedim 11 oldu yine savaştım.
o zaman şimdilik hayırlısı.