20 kusur yildir iktidarda olan bir yapinin degismesi, ama "gercekten" degismesi siyasi bir darbedir. Darbenin askeri ya da silahli olanina itiraz edelim, karsi duralim, cunku insanlar bildigin kimvurduya gidiyor, iskenceler, oldurmeler, hesap sorulamazlik derken medeniyet ve hukuk rafa kaldiriliyor, bildigin gucu gucu yetene duzeni geliyor. Bu yanlis, bunu anladik...
peki ama siyasi ya da kulturel darbelere toptan karsi cikmanin mantigi nedir? nihayetinde ortada silah yok, yani akillar, gonuller ve fikirler catisacak; yerlesik olanin yerine alternatif gelecek, toplumlarin tarihlerinde ara sira da olsa boyle degisimler olmazsa hayatin tadi tuzu nerede?
ama kel kafanin yanlis oldugu nokta baska: a.k. partisi gidip digerleri gelince bu soyledigi siyasi darbe gerceklesmis olmayacak, yani taze ve yeni bir anlayis gelmeyecek; bir takim yiyenler gidip baska tur yiyenler gelecek, yani duzenler degisecek ama duzulenler ayni kalacak. alternatif olarak gosterilen kisiler iktidar partisindekilerle ayni uluslararasi sirketlerden, guclerden ve bunlarin isbirlikcilerinden besleniyor, dun iktidar partisinde takilan kariyer siyasetcileri yine milletvekili adayi oluyor, ayni vergiler alinmaya devam edecek, sonucta hicbir siyasi darbe ve sallanma gerceklesmeyecek, cunku degisim "gercek" degil, zahiri.
amerika'nin askeri usleri bulunan ulkelerin tamaminda hem iktidari hem de muhalefeti emperyal kudret belirler, ve iktidara gelen her kim olursa olsun o amerikan askerlerinin golgesinde isgal kuvvetlerinin istedigi ve cikarlari disinda bir degisiklik ve hareket yapamaz. siradan insanlar ise kendilerini kandirmak ister; tabelasi degisik ama kimlikleri ve niyetleri ayni adamlar basa gelince herseyin acayip degisecegine inanmak ister. oy vererek birseyleri yikacagini zanneder.
kelin korktugunun basina gelmesi kelin basinda sac cikmasi degildir...