boğaziçi üniversitesi nde köpek mezalimi

entry1 galeri
    1.
  1. Hiç kimseyi içeri almıyorlar.

    Köpekler yaka paça yeni yerde oluşturulan çitle çevrilmiş bahçelere atıldılar. Çoğu çok yaşlı ve kulübesinden çıkmayan hayvanlar. Bugün yağan deli gibi yağmurda tepelerinde bir dam olmadan toprağa bırakıldılar. Gözleri görmez, ayakta duramaz, kulakları işitmez. Kimbilir yürekleri nasıl panik olmuştur? Hiç tanımadıkları insan kokuları etraflarında, inşaat gürültüleriyle neler hissetmişlerdir?.. Önlerine bir kap su kondu mu? Kuru mama yiyemezler, sıcak papara pişirilmesi lazım, dişler yok çoğunda. Bugün akşam yemeklerini kim nasıl verecek hepsi muamma.  Çünkü içeri kimseyi almıyorlar. Eski yerden alınan malzemeleri yeni yerde kurmaya çalışıyorlar şu anda.. Eski kulübeleri kafesleri götürecekler, götürürken onca yıldır kullanılmış şeyler zaten kırılıp dökülecek..

    Köpeklerin bakıcısı Ahmet'in telefonu alınmış elinden, kendisine ancak biraz önce ulaştık, neler oldu ondan şimdi öğreniyoruz..

    Dozerler eski bölgeye girmiş. Derin dondurucu odasını, yeşil kulübeyi, banyo yolunu bütün kafesleri ezmiş geçmiş. Kafes yıkama jetimiz vardı, kırılmış. Mamalar, makarnalar, Ahmet'in kıyafetleri dahil, kapan kafeslerimiz, ilaçlarımız, tasmalarımız, köpek kıyafetlerimiz, çarşaflar, havlular hepsini ezmiş geçmişler.. Hiç bir şey kalmamış. Özellikle ilaçlar, yok, ezilmiş, yok edilmiş.. tam bir talan. Yürüyemeyen yaşlı köpeklere Amerikalardan getirttiğimiz o değerli ilaçlarımız yok artık..

    Bugün Avukatlar okula alınmadılar, kapıda tutanak tutup gitmek zorunda kaldılar.

    Gönüllü çalışanlardan Korkut ve Berkay sabah dövülerek polisler tarafından gözaltına alındılar.

    Defne hanım, kucaklanarak çalılıklarda sürüklenerek kampüs dışına atıldı.. Değil alana okula dahi sokulmuyor. 

    Okul çalışanlarından, kampüse yıllardır gizli gizli habire dışardan köpek getirip bırakan birini sorumlu yapmışlar..

    Barınma merkezi gönüllülerinden Suzanna 3 yıldır sık sık gelip köpeklerle ilgilenir ve orada çalışarak vakit geçirir. Bugün darp edilerek kapı dışarı edildi. Darp raporunu sosyal medyada paylaşmışlar, gördüm..

    Bu üniversitenin eski çalışan kurumları nerede bugün? Doğal Hayatı Koruma Komisyonu nerede bugün? 

    Her hayvan sorunu olduğunda yönetim köpeği barınma merkezine gönderme kararı alır Defne hanım da pençe pence direnirdi burası hapishane değil diye.. Yaşlı, bakıma muhtaç, hayatını tek başına idame ettiremeyecek hasta köpeklerden başka genç hayvan kapatılmamalı buraya diye diye yıllarca uğraştı. Buraya konan her hayvanın bakımı, beslenmesi, veterineri, kim bunları ödeyecek dediğinde kimse üzerine alınmazdı. Şimdi o hayvanlar yaşlandılar ve mahpuslukla geçen ömürlerinde bir de bu eziyeti çekiyor ve yine kimse umursamıyor. 1.5 yıldır Defne imdat yardım edin dedi durdu.. Başına bunlar gelecek biliyordu.. 

    Şimdi yıllarını verip de her şeyleriyle ilgilendiği, ölürlerken başlarında saatlerce bazen günlerce beklediği/bekleyeceği, her sorunlarıyla, sağlıklarıyla ihtiyaçlarıyla uğraştığı, para bulacağım, mama bulacağım diye deli gibi çabaladığı bu yaşlı canları Defneyi sürükleyerek dışarı atıp taşıyorlar ve yanlarına bile gitmesine izin vermiyorlar..

    Bu yaptıkları yanlarına kalacak çünkü işlerini şiddet kullanarak görmeyi adet edinmişler. Bu nasıl bir kindir, nasıl bir zihniyettir? O köpeklere bakan, onları en iyi tanıyan insanlar olmadan taşımak nasıl bir cesarettir? 

    Bu Barınma Merkezi 2000'li yılların başında kuruldu. Kuranlar, kurulmasını destekleyenler, sorunlu her köpeği oraya göndermek için en az bir email yazmış olanlar, bir cümle laf etmiş olanlar, kampüs hayvanları hakkında karar vermeyi kendinde hak görmüş olanlar, burası yeni yönetimin icadı bir yer değil, sizlerin, bizlerin, hayvan sevenlerin, sevmeyenlerin hepimizin yarattığı bir oluşum. Korktuğumuzdan, sevdiğimizden kafeslere kapattırdığımız bu yerin müdavimi olan suçsuz günahsız bu canların iyiliği için onlara bakan insanların yanlarına girebilmesine izin verilmesi lazım. Bunun için sesimizi yükseltelim, gönüllü bu insanlara ve masum bu canlara sahip çıkalım lütfen.
    0 ...