Kimi kesimin yerin dibine soktuğu (Ermeni ve Avrupalıların deyişiyle Kızıl Sultan) kimilerinin de evliyalaştırdığı-Tanrılaştırdığı, günahsız gördüğü bir zat. (Atsız'ın deyişiyle Gök Sultan) Objektif bir şekilde onu yorumlayan çok nadir efendim, evet.
Korku ve evham nedeniyle gemileri Haliç'te çürütmüş, ingilizlere Kıbrıs adasını "geçici" olarak vermek durumunda kalmış, Kız okulları açmış, batı tarzı eğitimden yana olmuş, orta asya müslümanları ile bağlantılar kurmuş, kötü bir zamanda idareyi ele almış. Kızının anılarına göre Tiyatro ve opera izlemeye bayılırmış. Benim gibi polisiye roman hayranı imiş. (Sherlock Holmes'ü bile okuduğunu söylemişti profesörümüz dersinde. Ne kadar doğru bilmiyorum. Araştırmak lazım) Kimi tiplerin hayallerinde canlandırdığı "kendileri gibi yobaz" biri hiç olmamış. Bir zamanlar Süleyman Soylu'nun Erdoğan'a dediği gibi ben de Lucas ve türevleri için şunu rahatlıkla söyleyebilirim "Sözlüğün zevatları kim, ikinci Abdülhamid kim"