bu ülkede insanlar yerellik nedir bulunduğu yere sahip çıkmak nedir bulunduğu yerin tarihi kültürü ve bunların katman katman biriktirdikleri nedir kimse bilmiyor. çünkü malesef cahil bir milletiz dünya nereye gidiyor biz kimiz ne yapıyoruz hayat kalitesi nedir. güzel yaşamak nedir bunları çok yanlış anlayıp değerlendirmişiz. cahil görgüsüz neyi niye yaptığını bilmeyen bir halde çevreyi doğayı topraklarımız kirletip bu kadar çok üstü üste ahmaklık yapmanın büyük bedelleri vardır bu kadar çok hata yaparsan elindekileri de alırlar. küçücük merkezi ve nufusu olan bir sürü arazileri olan şehirlerde bakıyorsun 8 katlı 10 katlı 12 katlı 16 katlı kütük gibi apartmanlar. gidin ispanyaya, italyaya, Portekize kimseyi böyle apartmanlara bu kadar ahmakça dolduramazsın. türkiyede neden büyük şehirlerde banliyö kültürü gelişmemiş bunların sebepleri var. şehir kurmak kültür zeka gelişmişlik işidir bu seviyelerde yaşamıyorsan bu tür depremlerde ağlamıyacaksın. türkiyede siyaset ve siyasetçilerin iş yapma biçimleri bu gecekondu kültürünün devamı ve pışmışlnmasından başka bir şey değil. bu son zamanlarda çürümüşlüğün kokuşmuşluğun artık zirvelerine vardı. bu kadar keyfi bilime kurallara hukuğa riayet etmeden keyfi işler yapmayı hayat düstüru haline getirirsen daha çook ağlayacaksın malesef. bu toplum siyasette gerçekten düzgün işler ve kurallar getiren birini istemez hep riyakarlık bekler hep kural dışılığıa göz yumulmasını bekler bu tür şeylerin ucunu gösteren dini vs.yi bahane edip hep baş tacı eder. bu ülke insanı gerçekten emeğiyle çalışıp ileri ve düzgün bir ülke kurmak isteseydi bugün bu sonuçlar olmazdı. seçimler böyle olunca küçük emrah gibi ağlamalara doymayacağız.