ikiye bölünmüş hissediyorum her şeyde. Bir yanım sessiz olmak istiyor, çok sessiz. insanların yanında hayatlarından duygularından sessiz bir silüet gibi geçip gitmeyi. Kimseye dokunmamayı. Kimsenin bana dokunmamasını. Hayatın bir anlamının olmadığını düşünüyor. Anlamları bizim yarattığımızı. Bir yanım anlam yaratmak istiyor. Kendime saplanacağım bir şeyler bulmayı. Dokunmayı, hissetmeyi. Ve bu yüzden kaçınılmaz bir şekilde kırılmayı. Kırılacağımı biliyorum. Bunı yaparsam kırılacağımı. Kırıldığım gibi, kırdığım gibi. insanların kırıldıkları gibi. Tamamen bir toza dönüşene kadar kırılmak üzerine yaşanan bir hayat olacağını biliyor.
Bir yandan anlamlar yaratmanın tıpkı bir oyun gibi kurmaca bir şey olacağını düşünüyorum. Anlamlar yaratılmaz içinde kendiliğinden beliriverir gibi. Benim olmuyor. Kavuşamayacağım şeylere saplıyorum kendimi devamlı. Belki kuracağım oyunu daha uzun süre oynamak için. Çözmek için, çabalamak için, daha uzun bir süre oyalanmak için. Hatta belki sahte bi kırılmışlık ve hüznün, mutsuzluğun içinr düşmek için. Tutunmak istediğim şeylere ben erişemiyorum. Beni tutmaya çalışanlar bana dokunamıyor.
Yaşamak isteyip bir gün hayat güzel diyorum. Bir durgunluğun, bir huzurun bir hüznün, hatta bir karmaşanın içinde.
Bir gün ölmeyi diliyorum, hiç yoktan bir neşenin içinde, mutluluğun, yine durgunluğun yine hüznün ve kafamın içinde dahi bir sessizliğin içinde.
Diyorum yaşamak kıymetli. Ne kadar gencim. Bu vücudumun en sağlıklı halleri mi? Gücümün doruklarında mıyım şimdi, isteğim sonsuz mu, baktığım suratım en güzel halinde mi şimdi?
Bir gün unutmayı düşünüyorum. Neleri unuttuğumu. Ne kadar büyük şeyleri. Sevgimi. Aşkımı. Yeri dolmaz şeyleri.
Özlem bile içimde varla yok arası. Bulunduğum noktada kendimi özlerken buluyorum. Kendimi hiç bilmediğimi düşünerek.
Kimim, neyim, nerdeyim, ne için buradayım, ne için varım, var mıyım?
Susmak da konuşmak da anlamsız geliyor. Geri dönütler almayacağım biçimde anlatmak istiyorum birilerine. Duysunlar istiyorum ve hiç duymamış olmalarını. Cevap versinler istiyorum ve hiçbir cevap duymamayı.
Kendim hakkında yıllarca düşündüm. Her şey hakkında yıllarca düşündüm. Kendimi bilmiyorum. Hiçbir şeyi bilmiyorum. Yürüdüğüm onca yoldan hiçbir şey öğrenmeden, bildiğim her şeyi unutmuş halde, öylece, yürüyorum.