Körü körüne ve ezber cümlelerle savunuculuk yapmayın. Evet, herkes aç ve susuz. Gazeteciler, kurtarma ekipleri, sağlık personeli, hatta orada yardımlarda gönüllü çalışan YouTuberlar bile. 38 saattir bir şey yemeden çalışanlar var.
Hem hangi devlet yardım yapıyormuş? En uzak ülkeden gelenler bile şaşırıyor, bu bölgede niye bizden başka kimse yok diye tvitler atıyor.
Sizin "efendiniz" oraya gelen yardım tırlarını durdurup üstündeki yazıları değiştirmek için (bkz: siyasi mesaj için yardımları engellemek) milletini aç susuz kefensiz bırakıyor. Sizin efendilerinizin çaldığı milyonların (bkz: deprem vergileri nerede) şu an depremzedelere, hatta öncesinde deprem hazırlığına verilmesi gerekiyordu.
Sizin efendilerinizin yapamadığı havaalanını belediye başkanları kendi ekibini getirip yaptırıyor, söndüremediği liman yangınını dışarıdan gelenler söndürüyor.
Herkes bitti, ben mi kaldım "eleştirirken de az vicdanlı olun" diyeceğiniz?
Devletiniz hangi imkânını kullanıyor? Ne imkân bırakmış da kullanacak? Deprem bölgesinde konuşma yapmak için kürsü arayanlar, OHAL ilan ederken tehditler savuranlar gerçekten de üzülüyor mu yani?
Neden yardım gönderenlerin hiçbiri eski dolandırıcı olan bir şarkıcıdan başkasına güvenmiyor, çalınır diye korkuyor?
Belki iki yüz bin insanın enkaz altında olduğu şehirlere Amerika bile müdahale edemez belki ama en kötü düşmanımız bile AFAD'ın başına ilahiyatçı değil uzman koyardı, Kızılay'ı bitirmezdi, enkaz altındakilerle tek haberleşme kanalı olan Twitter'ı siyasi sebep ve korkularla kapatmazdı, vicdansızlık ve hayat hırsızlığının böylesini yapmazdı!