sosyolog demeye dilimiz varmamaktadır. cunku garip bir isyan haliyle kullandıgı kavramları, hangi baglam icine hapsettigini siirsellik ugruna okuyucuya acıklamaz, kargasa yaratır. dedigi meselede dusunce basamaklarını takip edemeyip, retorigine kanmak an meselesidir. bu netlikten uzaklık ise onu yolun en basında rasyonellikten yoksun kılıyor, o ise " e be canım ben oyle yazsaydım cemil meric olabilir miydin hic?" diye gulmeye devam ediyor. tefekkur adamlıgı elbette en yakısan sıfat olarak kalacaktır. ilginc bi de ornek bu ulke den,
"demek ki islamiyet in temel mefhumu: esitlik. bu bir amac degil, bir hak. hurriyet esitligin bir baska adı veya gorunusu. sınıf kabul etmeyen, imtiyaz tanımayan bir dinde kimin, kime karsı hurriyeti? batı, hurriyeti, bir hata isleme hakkı olarak tarif ediyor. muslumanın boyle bir hakkı yoktur. cunku o ebedi hakikatin, yegane hakikatin, cihansumul hakikatin emrindedir.
...demokrasinin ta kendisidir islamiyet. ama batınınkinden cok baska bir ruh ikliminde gelisen, cok baska umdelere dayanan bir demokrasi"