doğruyu söylemenin baskılandığı topluluk

entry7 galeri
    3.
  1. ''baskılandığı'' ifadesi her iki şekilde de anlaşılmaya müsait.

    sevgili yazarın bahsettiği anlama göre şöyle ki,
    ahlaki evrelere göre alt seviyelerde kalmış bir toplum için doğru söylemek, amellere ve niyetlere göre pek de değişmez. aslında doğru zaten bir tanedir. kişiden kişiye göre değişebilecek bir olgu da değildir. burada irdelenmesi gereken doğrunun söylenmesi gerektiği, hangi gerekliliklere göre dayandırıldığıdır. yazarın verdiği örnekler üzerinden değerlendirecek olursak; aile düzenini bozmamak için yalan söylemek, üst seviye bir ahlaki eylem değildir. derinine inildiği zaman düzeni bozmamak kişinin kendisi için de bir iyiliktir. yani saf çıkarcılıktır.

    doğruyu söylemenin baskılanması bence bizim gibi toplumlarda daha çok, iletişim kurmayı bilmemekten kaynaklanmaktadır. ne olur içten ve samimi olmak gibi pembe pencereye sokmayın durumu. doğru ve uygun bir iletişim yöntemiyle kişiye ve duruma uygun sözcükler ve ifadeler her zaman mevcuttur. kanımca açık sözlülük, açık sözlüyüm demek tamamen içinde bulunulan iletişim kurmayı bilmemezliğe giydirilen bir kılıftan ibaret. benim gözümde kişi ben açık sözlüyüm diyorsa, aynı zamanda özür dilerim ben etkili iletişim kurmayı bilmiyorum diyordur.

    neyse çok dallanan budaklanan bir konu oldu. bence doğrunun baskılandığı bir topluluk, konuşma ve iletme becerisini etkili ve uygun şekilde kullanamayan insanları oluşturur. maalesef ki katılıyorum. evet çöküştür.
    1 ...