girdiği ve bulunduğu her ortamda kendilerini efsane olarak adlandıran ama aslında kestane olan 90lar nesli için konuşacağım. içinde bulunduğum için hiçbirinizden icazet almadan eleştirilerimi sıralayabilirim.
çocuk gelişiminde psikolojinin öneminin bilinmediği (en azından türkiye'de), özel tv kanallarının yeni yeni türemeye başlaması neticesinde henüz bir kontrol mekanizmasının olmadığı ve bilinçsiz ebeveynleri tarafından "biz zamanında sırtımızda daş daşıdık" diyerek istekleri, dertleri ve sıkıntıları küçümsenen o ekip. arada tabi ki bilinçli, eğitimli, okumuş bir aile eli ile bugün normal olanlar olacaktır fakat türkiye genelini düşünerek bunun yüzdesini hesap etmenizi istiyorum.
5-10 yaş aralığındaki çocuklara nasıl etki edeceği bile düşünülmeden izlettirilen kemal tuğcu denen adamın son derece zararlı ve toplumu melankoliye sürükleyen üvey baba, küçük besleme gibi dram kere dram, acı kere acı dolu yapımları ve çarpıklıkların iç içe geçtiği bilimum diğer dizilerden ve henüz yaşı sebebiyle gördüğü her çarpıklığı gerçek gibi düşünerek hafızasına kazıyan çocuklardan bahsediyorum. yıllarca alkol alan herkesin her an birisini dövebileceğini, kavga ve maraz çıkartabileceğini, alkolün tüm kötülüklerin anası olduğunu düşünerek büyüdüğümü anlıyorum şimdilerde.
bu nesil sonrasında ergenliğinde kurtlar vadisi ile dizi hayatına devam etmiş, ekseriyetle sigara içmiş, perşembe günü diziyi izleyip her cuma okulda kavga çıkartmış nesildir.
genç kardeşlerim, z kuşağı. sizden de bi sikim olmaz da sebebi imkan bulunan her alanda sizi yerin dibine vuran dallamaların dedikleri değil. sebebi daha büyük sosyolojik problemler. başka yerde inceleriz bi ara. yoksa her türlü uyuşturucu ve fuhuşun döndüğü dj akman çalan internet kafelerin nefes alınamaz doluluğunda bir götlük yer bulup solucan kesmek adına saatlerce bekleyen ve bunun için bir de para veren insanlar olarak sizin bu sikik davranışlarınızı eleştirmeyelim bi zahmet.