Allah ömür ve sağlık versin, gidelim işimize. Bu inanın dert değil. Dert olan ülkenin itin köpeğin maskarası olması ve üç beş zenginin, ensesi kalın kalantorun oyuncağı haline gelmesi. Patronların gırtlaklarına basıp çalışanın hakkını arayan siyasi, işçiyi savunan sendika ve başkanı, hastasına layığıyla bakan doktor, okunu güzel atan Bhilal... Bhilal yok, karıştırma Bhilal'i, ne Bhilali! işte canlar görevini hakkıyla bi' tamam yapan bir ulus olabilmeli ve bunu iliklerimizde hissederek kalkıp işimize gidebilmeliyiz. Maske takmış ve birbirimizi kandırdığımız bu düzende itim kâfir nefsimize uyacaksak; ölelim daha iyi. Son söz olarak; iş yorgunluğu mühim değil, dinlenirsin geçer. Peki ya kafa yorgunluğu... Törpülenmiş umutlarımızın hesabını kimden soracağız?