üniversite yıllarında sevim hocamız vardı. hergün rastgele birimizi tahtaya ders anlatmak için kaldırırdı. ben ders işleyemezdim sohbet muhabbetten. o zamanlar belliydi iyi bir konuşmacı olacağım. yıllar sonra yüksek lisans sunumunda biraz terlemiştim bir sürü prof. vardı ama başarmıştım.
sonra bi gün savcı karşısına çıktım. haklı olmama rağmen konuşamadım. sonra başka bir savcı karşısında konuştum. sonra diğer savcı ve derken çıta yükseldi direk ağır ceza mahkeme heyetine kendimi savunmam gerekti.
hakim benim için ukala ukala konuşma otur yerine dedi. tabi ben susarmıyım haklıyım amk. dahada coştum.
ama o hakimdi ve sonunda o kazandı. hapse attı beni.