dezenformasyon yasası

entry28 galeri
    19.
  1. güzel bir twitter yazısıydı. sizin için düzenledim. Buyurun:

    Bu yasa teklifi 40 maddeden oluşuyor ve birçok kanunda değişiklik yapıyor, bu anlamda bir torba yasa diyebiliriz. Yasanın 29.maddesi, "Halkı Alenen Yanıltıcı Bilgiyi Yayma" suçunu TCK'ya ekliyor. Bu madde zaten bir süredir gündemde.

    Yasa teklifinin 1-28 maddeleri arasında birçok önemli düzenleme yapılıyor. ilk olarak "internet haber sitesi" tanımı yapılıyor ve bu siteler Basın Kanunu kapsamına alınıyor. ikincisi, Basın Kartı'nın verilmesi ve iptali dahil tüm işlemler iletişim Başkanlığı'na bağlanıyor. Yani bu yasa bir yandan aslında tüm basını iletişim Başkanlığı'na bağlama yasası.

    Bir diğer düzenleme internet haber sitelerine getirilen çeşitli yükümlülükler. Bu yükümlülüklere uyulmazsa çok ciddi cezalar öngörülüyor. Burada da amacın internet haber sitelerini kontrol altına almak.

    1-28 maddeleri arasındaki en kritik düzenlemelerden birisinin de "Basın ilan Kurumu"na ilişkin olduğu görülüyor. Bu kurumun yapısı değiştiriliyor, bu kurum aracılığıyla kamu kurumlarının reklam ve ilanlarını internet haber sitelerinde yayınlayabilmesi düzenleniyor.

    Basın ilan Kurumu, hangi internet haber sitelerinde ilan paylaşılabileceğini yayınlayacakmış. Burada kamu kaynaklarının belirli internet sitelerine aktarılması için bir düzenek kuruluyor.

    34.madde, "sosyal ağ sağlayıcılara" yani twitter, facebook, whatsapp gibi sosyal platformlara yönelik bir madde. Bu madde twitter ve diğer sosyal medya sitelerinin Türkiye'de temsilci atamasını yeniden daha sıkı şartlarla düzenliyor. Artık bundan kaçamayacaklar. Yine bu madde, bu sitelerin kullanıcıların IP'lerini birçok suç için yargı makamlarıyla paylaşmasını zorunlu kılıyor. Dolayısıyla "twitter IP vermiyor" hikayesi sona erecek. Daha sıkıntılısı, eğer twitter IP vermezse savcılık tarafından yapılan başvuruyla mahkeme tarafından %90 oranında bant genişliğini daraltma uygulanabilecek. Yani twitter fiilen kapatılabilecek.

    Yine 34.maddeye göre, bu sosyal medya siteleri bir içeriğin kaldırılması/çıkarılması talebini uygulamazsa, Türkiye'den kendilerine reklam verilmesi yasaklanabilecek. Yasağa uymayan Türk şirketlere de idari para cezası öngörülmüş. Aynı reklam yasağı, idari para cezalarının ödenmemesi halinde de uygulanacak. Bu yasa, temelde AKP hükümetinin sosyal medya şirketlerini kendine bağlaması anlamına geliyor.

    Gelelim 29.maddeye, yani meşhur "Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma" suçuna. En son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim, AKP hükümetinin sizi hapse atmak veya hakkınızda soruşturma başlatmak için bu maddeye HiÇ ihtiyacı yok. Halihazırdaki kanunlar, zaten yetiyor. "RT yapmak suç olacak" deniyor. RT yapmak zaten suç. genç bir kardeşimiz, fransızca bir tiviti RTlediği için cumhurbaşkanına hakaretten dava açılmış hakkında. Yani bu kanun maddesi hukuk dünyamızı birden kökünden değiştirmeyecek.

    Getirilen düzenlemeye göre "Sırf halk arasında endişe, panik ve korku yaratmak amacıyla", "iç ve dış güvenlik, kamu düzeni ve genel sağlık" ile ilgili "gerçeğe aykırı" bilgiyi, "kamu barışını bozmaya elverişli şekilde" yayan kişi 1 yıldan 3 yıla hapisle cezalandırılıyor.

    Birincisi bu özel kastla işlenebilen bir suç. Yani sizin gerçeğe aykırı bilgiyi halk arasında endişe, panik ve korku yaratmak için paylaşmanız gerekiyor. Bunu savcı ispat edecek.

    ikincisi bir konu sınırlandırması var. Bu suç yalnızca "ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve kamu sağlığı" ile ilgili gerçeğe aykırı bilgiler için uygulanabilir. Tabi ki buradaki kamu düzeni ifadesi çok geniş yorumlanacaktır ama yine de bir konu kısıtlaması var.

    "Gerçeğe aykırı bilgiyi" ifadesi en çok eleştirilen, en muğlak bölüm. Buradaki belirsizlik, düzenlemeyi anayasaya da aykırı yapan şey. Yine son olarak yaydığınız gerçeğe aykırı bilginin "kamu barışını bozmaya elverişli" olması gerekir. 50 fav almış tivit bunu yapamaz örneğin. Maalesef savcılar, hakimler, özel kastmış, konu sınırlamasıymış, bunları hiçbir şekilde umursamıyorlar. Tamamen kafalarına estiği şekilde karar veriyorlar.

    AKP'nin insanları yargılama/korkutma süreci şu şekilde işliyor. 2 yöntem var. Birincisi, Gülşen örneğinde de görülebileceği üzere AKP'ye muhalefet eden insanlardan birini gözlerine kestirip birkaç gün boyunca linç ediyorlar.

    Bu lincin peşine gözaltı+tutuklama kararı veriliyor. Bunun için bu maddeye hiç ihtiyaç yok, Türkiye'nin en önde gelen şarkıcılarından birini birkaç gün içinde tutukladılar bu maddeye ihtiyaç duymadan. Ama bu tutuklamaları birkaç tane savcı ve hakime yaptırabiliyorlar.

    Bu "halkı alenen yanıltıcı bilgiyi yayma" suçundan sonra, birilerini tutuklatmak istediklerinde bürokrasiden daha az direnç görecekler. Zaten çok az görüyorlar ama bu daha da azaltacak. Bu suçun getirilmesinin ilk amacı bu, yargıya baskı yaparken ellerini rahatlatmak.

    Çünkü size öyle yansıtılsa da bütün bürokrasi, bütün yargı koyu reisçi falan değil. Çok az bir direnç görüyorlar ama bunu da ortadan kaldırmaya yarayacak bu madde. ikincisi, AKP hükümetinin diğer soruşturma mekanizması: Muhbirlik. AKP'nin insanları yargılamasının en temel yolu, AKP teşkilatından olan, olmayan, koyu reisçi olduğu kesin insanların gördükleri tivitleri, paylaşımları CiMER yoluyla şikayet etmesi.

    Eğer çevrenizde birisi sosyal medyadan yargılandıysa(ki muhtemelen yargılanmıştır), bu muhbirlerin şikayetiyle yargılanmıştır. Şimdi bu muhbirlere inanılmaz bir şey veriliyor, yanlış olduğunu düşündükleri her şeyi savcılığa şikayet etme hakkı.

    Bunlarla birlikte buradaki üçüncü amacın da oto-sansür olduğu aşikar. Milyonlarca insan hakkında soruşturma açamazsınız. Ama milyonlarca insanı korkutup, konuşmamalarını sağlayabilirsiniz. Bu suçun en temel amacı da bu. insanları korkutup RT yapmaktan bile alıkoymak.

    Bu suçtan dolayı kişinin hakkında bir soruşturma açılması halinde ne olur? Soruşturma ve dava aşaması yaklaşık 6 ay - 1 yıl arasında sürer. Eğer bir sabıkanız yoksa bir ceza alsanız bile verilecek cezanın açıklanması ertelenecektir, sicilinize de yansımayacaktır.

    Teyit gibi, doğruluk payı gibi doğrulama servislerini mutlaka takip edin, bunların gösterdiği şekilde doğrulamalar yapmaya çalışın. Her gördüğünüze inanmayın. Bunu, kendi özgürlüğünüz için yapmanız gerekiyor.
    0 ...