Bir pazar günü yine evde oturmuş Ahaber den cumhurbaşkanının kuru üzüm alış fiyatlari hakkında verdiği brifingi dinliyor ülke hakkında düşünüp göğe doğru bakıp Allah a şükürler yov falan diyerek kendi kendinizi goygoyluyorsunuzdur. Yalnızlıktan iyice bunalmış bu karı da konuşmayı kesti neden acaba diye düşünüp kendi kendinize sebepleri sıralayıp e haklı amk diyorsunuzdur.
Maaş asgari, ev kira elektrik 560 gelmiş üstüne dişler sarı, klima yok bu da yetmezmiş gibi bacısını sktimin hayatında dalga da ufak gibidir sanki. Kafanızda acaba muhabbet kuşu mu alsam gerçi hemen geberiyolar kuşçuya söyleyince de ceryanda kalmıştır diye aradan çıkıyor en iyisi yalnızlık gene diye düşünürsünüz. Aslinda fiilen yalnizsinizdir ama masada çok kişi vardır. Bunalımdan bunalıma koşuyor yukardakine bakıp bakıp üçü bir arada da alacak para kalmadı sen sebep oldun bunlara deyip sinirlenip duruyorsunuzdur.
O esnada masadaki sigara paketinize bakıp üç dal kaldığını görürsünüz fakat paket alacak paranız da yoktur. Üstü açık kalmış zeytinle göz göze geldiğinizde iyice strese girersiniz. Tam da o esnada karınız ne hikmetse işten gelir ve anahtarıyla kapı açılırken duyduğunuz ses kalp krizi başlangıcına start veren sestir.
Kabarık saçları uyuz ve intikam yeminli kinci bakışları ile size bakarak sanki her şeyin sorumlusu sizmissiniz gibi hakaretler yağdırır. Anca sigara iç burda bak alışveriş yaptım zikkimlanmayi bilirsin anca falan der siz de cevap veremezsiniz. Bugün de doğum gununuzdur başak burcu olmaktan nefret ediyorum diye düşünürsünüz. Gene de cevap vermezsiniz belki sürpriz kek pasta falan yapacaktır ne de olsa siz her ozel gunde bisiler yapmışsınızdır.
Çıkar öteki odaya gidersiniz ve faturaları odedin mi der giyimi de bir gariptir yıllar yılı melek karım diye sevdiğiniz o kadın gitmiş küçük fahise gibi giyinen dekolteli dolanan işyerinde külot değiştiğinden suphelendiginiz onyekuru suratlı bir kadın gelmiştir.
Allah parayı kötülere veriyo galiba acaba kötü mü olsam evet kötü olucam amina koyim kafası yambul yumbul eğik ütü masası gibi konuşmayı bilmeyen galerici Eleşkirtli Kürt harun dan neyiniz eksiktir. gerçi o sosyal biridir ve dişleri beyazdır o sayede kurtarır der ve keşke benim dişler de sarı olmasaydi diye düşünerek kötü olma kararinizdan da vazgecersiniz.
iyice bunalıma girip neden böyle giyiniyosun sen ise gidip gelirken diye karınıza sorarsınız. O da adam olsaydın da giyinmeseydim der ve sana mı sorucam erkkkkkekksin ya deyip dalgaya doğru bakıp dalga geçercesine hey Allahım der.
Eeeeh yeter deyip göğe doğru bakıp sen sebep oldun al eserinle gurur duy amk der ve karınızın a.ni yumruklayarak hincinizi alırsınız ve kafasını dolaba çarpar kaçarken ne hikmetse şak diye de ölür. Namusunuz temizlenmiş biçimde son üç dal sigaranizin olduğu paketi alıp tek dal yaKar polisi ararsınız. Polis gelene kadar da bu sigara yetmez deyip karınızın çantasını açıp Marlboro touch blue yu alıp yedek paket yaparsınız.
Bir anda siren sesleri gelir beş polis aracı kapıya gelmiş at o silahı diye bagirirlar kafalarında keple. Siz de silah degil dolaba çarptı ya silah yok bende kuryeyim ben kebapçı Mehmet ustada iniyom der ve inerek teslim olursunuz.
Mahalleli endişeli gözlerle çıkmış olayları izliyor bütün günü gayrimeşru kovalamakla gecen kaçak tütüncü ve galerici Eleşkirtli Kürt iyi oldu ya kurtuldu mahalle bı pislikten diyordur.
Bu saatten sonra sizi sadece alacağınız muhabbet kuşu dinleyecektir zaten pekte anlatacak bir şeyiniz yoktur. Ya hiçbir şey bilmiyor ya da bildiğiniz her şeyi unutmuşsunuzdur. Olsun sabredeceksinizdir fakat sabrın da sonu kabirdir. Bir ömür boşa geçmiş vaziyette ekip arabasına binerken kafanızdaki düşünceler sadece boş bir konuşma balonudur...
