yanlış ve hatalı yaklaşımla toplumu-bireyleri tartışıyoruz.
insanı diğer canlılardan ayıran akıl değildir.
örn: sokakta ki köpekten bizi ayıran şey ahlaktır. seni-beni-bizi insan yapan akıl zeka din dil ırk kimlik köken ideoloji akıl zeka biyolojik oluşum-özellik hukuk devlet sosyal statü değildir.
ahlakın etik değerlerin bir insanda sosyal sorumluluk ile bir arada yaşama kültürü ile oluşması-ortaya çıkması, bizi insan yapması için gerekli olan reaksiyonu sağlayan da zekadır.
ahlak etik değerlerini bir buhar halinde düşünün, aklı ve zekası yetersiz insanların çoğunlukta olduğu toplumda ahlak etik değerleri yoğuşma ile su damlasına dönüştürmek için gerekli olan etken akıl ve zekadır.
akıl zeka olmadan bir insanın ahlak değerleri biçimlendirilemez. aklı zekası yetersiz insanların ahlak değerleri olamaz. tüm çabalarımız maslow pramitinde temel ihtiyaçlara yönelik ye iç sıç üre öl hedefinde akıl zeka veya din kimlik ideoloji öncelik olduğundan bizi insan yapan ahlak etik değerleri önemsemiyoruz.
sonuç olarak da varolan cehalet akıl zeka yetersizliği ile ihtiyacımız, asıl önceliğimiz olan bizi insan yapacak olan ahlak etik değerleri oluşturamıyoruz.
"Eskiden bir ülkedeki kısıtlı ortamı, bir başka ülkeye pencere açmakla havalandırmak mümkündü. Oysa şimdilerde bu çare işe yaramaz oldu, çünkü başka ülkelerde de hava insanın kendi ülkesindekiyle aynı oranda boğucu. Bu yüzden insana daral geliyor. Ciddiyeti hiç elden bırakmaksızın nükteler savurmayı iyi bilen, dünyayı dolaşmış olan gezgin ve tacir dostlarına şöyle sorar: Unde sapientia venit et quis est locus intelligentiae? - Dünyada zekanın mevcut olduğu bir yer biliyor musunuz acaba?”
