Aslında bunun 20 den sonra anlaşılması gerekiyor ama geç bir versionu olarak elalem ne der korkusu diyorum.
Dostoyevski nin bile büyük bir ileri görüşlülükle -ki o zamanki rusya toplumunun ne kadar gelenekselci olduğu malum- budalılık olarak tanımladığı şeydir elalem ne der korkusu.
insanın en büyük budalalığı der dostoyevski, başkaları ne der diye korktuğu için yapmaktan vazgeçtiği şeylerdir.
Öyleyse dostlarım bize de Dostoyevskinin 19. yy da söylediği bu sözü uygulamak düşüyor.
Televizyonda başkalarına yapılan adaletsizlikleri izlerken ne kadar sinirlendiğinizi, gerildiğinizi biliyorum
Peki dışarıdaki insanların, sizin ruhunuz ve benliğiniz üzerinde kurduğu tahakkümden ve üstünüzde hiçbir hakları olmadığı halde, sizi kısıtladıkları zihninizdeki onca şeyden daha büyük bir adaletsizlik ne olabilir.
Ruhunu ve zihnini toplumun ve elalemin prangalarından ve zindanından özgürleştirmeye teşebbüs bile etmeyenlerin, zihinlerinden dökülen kelimelerin başkalarına ne kadar faydası dokunabilir.
Öyleyse yarından başlayarak başkaları ne der korkusu ile yapmaktan vazgeçtiğiniz şeylerin listesini yapın ve bir 30 seninin daha boşa geçmesine izin vermeyin.