"yabancılar" konusunda belirleyici bir farklılığın vurgulanması gereken karşılaştırmadır. nazi almanyası, yüzyıllardır Almanya'da yaşayan ve birçoğu da almancadan başka dil bilmeyen yahudilere yöneltmiştir öfkesini. türkiye'de ise birtakım politikalar dahilinde ülkeye sonradan sokulan, yani bu toprakların yerlisi olmayan ve Türkçe konuşmayan yabancılara öfke duyulmaktadır. yine de bu durum türkiye'de de aşırı milliyetçiliği tetiklemiştir, devletin acil bir şekilde sığınmacı sorununa radikal çözümler getirmediği takdirde toplumsal boyutta ciddi olayların patlak vermesi olasıdır. diğer yandan nazi almanyasından önce almanya yönetimi uzunca bir süre istikrarsız hükümetler tarafından yönetildi, bu durum halkın demokrasiye olan mesafesini daha da artırdı. türkiye de uzun yıllar koalisyon hükümetlerine tanıklık etmiştir. nazi almanyası, istikrarsız hükümetlerin neticesinde ortaya çıkmıştır. ayrıca hitler'in tek adam rejiminde ekonomik sorunlar büyük ölçüde giderilmiş, "volkswagen" (halkın arabası) üretilerek Alman halkının alım gücüne uygun otomotiv sanayisi kurulmuştur. bir de bu farklılıklar üzerinden meseleyi değerlendirmek gerekmektedir.
