altınoluk

entry178 galeri
    143.
  1. en son gittiğimde psikolojik sorunlarımın en fazla olduğu döneme denk gelmişti. aslında şehir dışına çıkmak beni biraz rahatlatsa da o dönemde uğraştığım bir işten dolayı yine istanbul'dan kopamamıştım. kendi yazlığımız da orada olmasına rağmen boşta olan melek'lerin evinde kalıyorduk. melek'in annesi altınoluk'ta kullanmadıkları evlerinin olduğunu söylemişti. kendi evimiz (anneannemlerin evi) yağcılar tarafına daha yakın fakat bu ev ortada kalıyordu yani iki tarafa da yakın olduğu için otobüse binmeden iki tarafa da kolayca yürüyerek gidebiliyordum. bu şekilde anneannemlere de çarşıya da yürüyerek kolayca ulaşabiliyordum. o dönemde takıntılarım çok fazlaydı, dolayısıyla dilediğim kadar zevk alamamıştım. balıkesir'den oraya geçmiştik, kuzenlerim de sonradan gelmişti. genellikle fazla hareketli olmayan gündüzleri yalnız dışarı çıkıp kalan zamanlarda da ailemle çıkıyor ya da akrabalarımla görüşüyordum. arada akçay'a ya da küçükkuyu'ya kaçıyordum. bir gün apartmanın bahçesinde bir ablayla karşılaşmış ve ismini sormuştum, ismi aynur'du. hem ismi hoşuma gitmişti, hem de samimi ve sempatik biriydi ve bu yüzden evden her çıkışımda gözlerim onu arıyordu fakat aynur ablayı bir daha göremedim. farklı evlerde kaldığımız için kuzenlerimle ve dedemlerle sadece ara sıra görüşebiliyordum fakat gece beraber dışarı çıkıyorduk. beraber oyun oynuyorduk, akşamları kokoreç yemiştik. onların evine gittiğimde de zaman geçiriyorduk. onun haricinde vardar dondurmacısı'ndan dondurma yemeyi çok seviyorum. pehlivanoğlu'ndan (market) alışveriş yapmayı çok seviyordum, yerel bir market olduğu için. merkezi izmir'de ama burada da şubesi var, aydın'da da bir şubesini görmüştüm. ünal kuruyemiş'ten kargoyla badem draje almıştım fakat ulaşmayınca sürekli onunla uğraşmak zorunda kalmıştım. altınoluk'un köyüne çıktığım olmuştu fakat anayolun üstünde kalan bölge yakın olan kısmı hariç merkezden kopuktu. ev çarşıya yakın olmasına rağmen ulaşım için otobüse binmeyi tercih ettiğim için balkart'ımdaki (balıkesir ulaşım kartı) para bitince nereden yükleme yapabilirim diye öğrenmek için mecburen belediyeyi aramıştım. telefona çıkan kızın ismi de şansıma büşra'ydı ve otogardan yükleyebileceğimi söylemişti. takıntılı bir şekilde gezmiştim o gün. istanbul'a uzak olmama rağmen takıntılarımdan uzaklaşamamıştım. sürekli semtler ve isimleri düşünmeye devam ediyordum ki şuankinden daha abartıydı. müşteri hizmetlerini arayıp semt isimleri söyletme zevkim de o zamanlar başlamıştı, kart hareketlerim uygulamaya geç düşünce böyle birşey yapılabildiğini farketmiştim. yasemin'i ilk o zaman tanımıştım. kısacası güzel ama sorunlu günler geçirmiştim, sorunlu da olsa eski olduğu için şimdikinden daha güzel geliyor..

    edit: altınoluk'ta yazlığımız olduğu için her sene gidiyorum, bunların hepsi en son gidişimde olanlar..
    edit 2: benzer olayları denizli'de de yaşamıştım: (#45492400)
    2 ...