Sam üstü stickerlarla dolu olan koca kulaklığını çıkarır. Kulaklığını yeni tanıştığı yabancıya uzatır.
Andrew, doktorunu beklemektedir. Saçları iki yandan örülmüş, tatlı sırıtışıyla içi içine sığmayan yabancı kız, biraz uzaktaki banka oturur. Aralarında geçen enteresan diyalog sonucu kız heyecanla, kendisine kulaklığını verir. Çalan parçanın adını sorar Andrew.
New slang iki yabancıyı hoş tınılarıyla birleştirmiştir o an. Sam gülümseyerek andrew un suratını inceler. Belki de kendi hissettiklerini onunda hissedip hissetmediğini merak etmektedir. Uzun zamandır Andrew'a kimse öyle gülümsememiştir. Hatta kimse ona o yabancı kadar sıcak davranmamıştır senelerdir. The shins müzikleri olmadan garden state o bütünlüğü kurabilir miydi bilmiyorum. izlenmesi gereken bir film. Dinlenmesi gerek müzikleriyle.
Gökyüzündeki yıldızlara bakıp, sevdiğiniz insanla mırıldanarak new slang söylemek büyüleyici bir zevktir.