filmdeki bayan başrol oyuncusunun çok iyi bi oyunculuk sergilememiş olması dışında güzel bir film. çağan ırmak'ı bilen bilirdi ancak babam ve oğlum'dan sonra ününe ün katmıştı, özellikle 50 yaşın üstündekiler onu bu filmle tanımıştı zannımca. ıssız adam'ı duyan yaşlı teyzelerimiz de babam ve oğlum etkisi yakalamak umuduyla salonlara doluştular ancak film cinsel öğeler içermesinin dışında tamamen gençlere hitap eden bi öyküden ibaretti ve 50 yaş üstü grubu için bütünüyle hayal kırıklığına dönüştü bu film. biz sevdik, beğendik. vedat özdemiroğlu'nun uykusuz'un 71. sayısında yazdığı ıssız adam'a da bayıldık, tüm ıssızları benimsedik böylece.
--spoiler--
hamiş: alper ada'dan ayrılırken, kız dolma yerken hani, meyve suyu koyuyor kendine... ama başta çok az dolduruyor bardağı, sonra içiyor ama bi dahaki içişinde bardak yarısına kadar dolu.. kendinden meyve suyu yapan bardak vardı filmde. bir de bu ayrılığın alper'in bağlanma korkusundan değil dolmaya olan düşkünlüğünden kaynaklandığını sanıyorum.
--spoiler--