iki gündür olayları inceliyorum ve bölgedeki arkadaşlarımdan haber almaya çalışıyorum. bu iki günlük süreç içinde konuyla ilgili yorum yapmadım. hem yapacağım yorumların taraflı olacağını biliyordum hem de en azından taraflı yorumuma yalan yanlış bilgiler ekleyip insanları kandırmak istemedim.
sol frame'de kazakistan'ın türkiye'den neden yardım istemediği konusunda bir başlık vardı, başlığın içinde de enayinin teki çıkmış ''edirne dışında siklenmediğimiz için'' demiş. trt'de teşkilat diye bir dizi var, şimdi o diziyi izleyip gaza gelen tayfa ile bu arkadaşın girdiği entry arasında bir fark yok. kendisinin enrtylerini okumadım ama kesin solcudur. neyse konu bu değil.
osmanlı'dan sonra kurulan türkiye cumhuriyetinin devlet aklına ve tüm kadrolarına bugüne değin işlenen bir olgu vardır. ittihadçılık. ittihadçılar ölür, ittihadçılık ölmez düsturuyla bu ülke 19. yüzyıldan beri yönetiliyor. bir çok hata yapıldı, hatalardan ders çıkarıldı ve bir şekilde bu durum yürüdü. zaman zaman arka planda kalsa da devletimizin aklı türkçüdür.
öncelikle, kazakistan'da yaşanan olaylarda rusya'nın bir etkisi yok, rusya'nın zaten aynı anda hem ukrayna ile hem de kazakistan ile ilgilenecek gücü de yok. bu sebepten rusya tüm enerjisini ukrayna'ya dikmiş bulunuyor.
kazakistan'da halk kriz etkisiyle, pahalılığın etkisiyle ayaklandı ve bu ayaklanma tabanda da yankı buldu. olayların devamında kazakistan'ın devlet başkanı daha skandal bir karara imza atarak rusya'yı yardıma çağırdı. bu noktadan sonra halk daha da şiddetli bir şekilde ayaklandı. hatta ordu ve emniyet mensupları halkın yanına geçti. ilerleyen günlerde kazak halkının bu tokoyev denen şerefsizi tekme tokat def edeceğini düşünüyorum. çünkü oalylar bu şekilde ilerliyor.
adamlar kazakistan'a yapılacak askeri yardımı da paşinyan pezevengine açıklatarak, türk devletlerine de göz dağı vermiş bulunuyor.
nazarbeyev iyi birisi miydi? değildi. rusya zaten kazakistan'un içindeydi. halk kazakistan'ın kime ait olduğu konusunda kesin bir çizgi çekiyor.