James dale davidson - Sovereign individual (egemen birey)
1997 yılında yazılmış bu kitapta yazar, 2000li yıllara gelmeden hemen önce bu yıllara dair tahminler yürütüyor, toplumların tekno-feodal bir yapıya döneceğini, bill gates-elon musk-jeff bezos gibi adamların devletler ötesi güçlü olacağını, politikanın önemsizleşeceğini öngörüyor. Öncesinde tarihsel açıklamalar yapıyor saçlarını dayandırmak için. Tavsiyelerini kitabın sonunda 2-3 sayfada liste halinde özetlemiş, merak eden bakabilir. iktisadi ve toplumsal gidişata dair fikir yürütmek, yakın geleceği genel anlamda anlayabilmek, bu doğrultuda aksiyon alabilmek isteyenler için zihin açıcı bir kitap. Mutlaka okuyun diyemem ama güzeldi.
Medical Nihilism - Jacob Stegenga
Kendisi de bir doktor olan yazar, tıbbi nihilizm olarak adlandırdığı yaklaşımı, yani gerçekten gerekli olmadığı sürece tıbbi müdahale ve ilaçlardan uzak durulması gerektiğini açıklıyor. Pfizer'la ilgili çok güzel bir örnek olay var kitapta. Bu tarz örnek olaylar ilaç şirketlerinin sahtekarlık seviyesini çok iyi anlamanızı sağlıyor, öyle aşı yaptım diyenlere koştur koştur gidip kolunuzu uzatmamanız gerektiğini anlıyorsunuz. Tıbbın da ticari bir ortam olduğunu anlamak açısından oldukça güzel bir kitap.
Club of Rome - John Coleman
Eski bir mi6 ajanı tarafından yazılmış, dünyayı çeşitli kötüniyetli grupların, iktisadi güç odaklarının yönettiğini anlatan bir kitap. Çok bir şey diyemiyorum, ben meraktan okudum. Bu tarz kitaplar ilginizi çekiyorsa okuyabilirsiniz.
Ride the Tiger (kaplanı sür) - Julius Evola
Gelenekselci okuldan yazar Julius Evola'nın en popüler kitaplarından biri. Yer yer önemli tespitleri vardı ama dilin ağırlığından mı, konunun soyutluğundan mı bilmiyorum genel anlamda çok kavrayamadım açıkçası. Öncesinde konuya dair bi şeyler okuyun, giriş niteliğinde bilginiz olmadan okumaya kalkarsanız çok bir şey anlayamazsınız.
Bozkurt - Armstrong
Atatürk hakkında yazılan en erken biyografi. Celal Şengör'ün en iyi Atatürk biyografisi demesi üzerine okudum, şahsen öyle bulmadım ama kötü bir kitap değil. ingiliz bir yüzbaşı tarafından yazılmış, 1932'de yayımlanmış. Uzunca bir süre Türkiye'de yasaklı kalıyor, bunu anlayabiliyorum çünkü gerçekten yer yer çok ileri giden, kanıtlanması da çok zor iddiaları var. Ancak Atatürk'ün içeride verdiği güç mücadelesini çok başarılı aktardığını düşünüyorum. Yazarın son kısımdaki tahlillerini de genel olarak başarılı buldum. Çok iyi diyemem ama meraklısına tavsiye ederim, okunabilir.
Generative Energy (yaratıcı enerji) - Ray Peat
160 sayfa, oldukça ince bir kitap. Bütünlüklü bir şekilde ele alınan bir konunun varlığından bahsedemem, yazar sağlığa ilişkin kafasına takılan çeşitli meseleleri ele alıyor. Pregnenolon gibi çeşitli hormonların önemini vurguluyor, bütüncül sağlık yaklaşımını (holistic approach) savunuyor. Yani sağlıklı çevre, sağlıklı yemek, temiz hava, düzgün çalışma şartları sağlandığı takdirde çoğu hastalığın yok olacağını, önemli olanın bu tarz önleyici sağlık tedbirleri olduğunu vurguluyor ki bence de çok mantıklı. Ancak bu konuda da derinlemesine bilgi vermiyor, kitabın bana çok da bir şey öğrettiğini söyleyemem.
Eski Türk Mitolojisi - Jean Paul Roux
Jean Paul Roux'nun Türklerin Tarihi kitabı bana kalırsa mükemmel bir kitap. Bu yüzden onun bu başlıkla yayınlanmış bir kitabına denk gelince okumak istedim ama konu hakkında çok daha iyi kitapların olduğunu düşünüyorum, giriş niteliğinde bir kitap. Tek tük ilginç bilgi edindim kitap sayesinde, o kadar. Tavsiye edemiyorum o yüzden.
The Modern Bodybuilding Encyclopedia (modern vücut geliştirme ansiklopedisi) - Arnold Schwarzenegger
Bi şeyle ciddi olarak ilgilenecekseniz o konuda yazılmış kapsamlı bi kitap okumakta fayda var. Salona gittiğinizde naptığınızı bilmeden ağırlık kaldırıyorsanız okumayı düşünebilirsiniz. Epey kalın bir kitap, 900 sayfadan fazla yanlış hatırlamıyorsam. Ama yerinde vurguları var, çalışma biçiminize katkı sağlar diye düşünüyorum. Şahsen ben bu kitapla temel attım, kafam oturmuş vaziyette, ne yaptığımı bilerek ağırlık kaldırmaya başladım. Henüz çok yol gitmiş değilim ama iyi bir başlangıç oldu. Ne gerek var kitaba YouTube materyal dolu diyene verecek pek bir cevabım yok ama ben ustasından konuya ilişkin kapsamlı, derli toplu bilgi edinmek istedim. Başarılı buldum.
How to invest in gold and silver (altına ve gümüşe nasıl yatırım yapılır) - Mike Maloney
Gerçekten bir şeyler öğreten yatırım kitabına denk gelmek kolay değil. Bu kitap net olarak iyi bir kitap. Altın ve gümüşün tanrının paraları olduğunu, bundan bin yıl sonra da varolacaklarını, ne zaman alınıp ne zaman satılması gerektiğini, Amerika tarafından nasılsa dahi kağıt paranın bir yatırım aracı olamayacağını ve daha nicesini bu kitaptan öğrendim. Sadece altın ve gümüş üzerinden düşünmeyin, hangi dalla uğraşırsa uğraşsın genç bir yatırımcıya katkı saglayacak cinsten bir kitap. Güzel kitap, tavsiye ederim.
Deutschland Schafft Sich Ab (Almanya kendini bitiriyor) - Thilo Sarrazin
Çok başarılı bir kitaptı. Yamulmuyorsam Yazar Sarrazin, Almanya'da senatörlük ve merkez bankası yöneticiliği gibi çok önemli görevler yapmış, bilgili ve tecrübeli bir adam. 2010 yılında yazılmış olan bu kitap Almanya'nın kendi ligindeki devlerin nasıl gerisinde kalmaya başladığını, eğitim ve göç hususlarında Almanya'nın yaptığı hataları bu bir bir sayıp döküyor. Eğitim konusunda Finlandiya, göç konusunda Amerika üzerinden Almanya'yı eleştiriyor. Türkiye'nin de bu kitaptaki eleştirilerden alabileceği çok büyük derslerin olduğunu düşünüyorum, öyle ki eğer bir yayınevim olsaydı bu kitabı kesinlikle Türkçe'ye çevirirdim. Harikaydı.
Ben Demokrat Değilim - Ahmet Taner Kışlalı
99 yılında suikaste kurban giden Atatürkçü hocamız siyaset bilimi profesörü Ahmet Taner Kışlalı'nın köşe yazılarının derlendiği kitap. Okuyunca neden öldürüldüğünü anlıyorsunuz, o dönem Türkiyesi'ne özünü ve yolunu hatırlatan bu gibi çelikten insanlar, ülkeyi ele geçirmek için gemi azıya almış olan küresel akbabaların büyük korkularından biriydi. Yeni konjonktürün yaratılması için o ve onun gibilerin ortadan kaldırılması gerekiyordu. Bu hem sarı muhalefet hem de iktidar için böyleydi.
Bu vesileyle Kışlalı hocamızı bir kez daha anmış olalım. Öldürmekle bitmiyor, bunu bilmeyenler elbet öğrenecekler.
Nomad Capitalist (Göçmen kapitalist) - Andrew Henderson
Devletlerin ne kadar özgürlük düşmanı ve fevri olduğunu tekrar anladığımız şu korona süreci bana birden fazla pasaport sahibi olmanın gerekliliğini öğretti. Andrew Henderson da bu konuyla uğraştığı için onun kitabını okudum ama bana kalırsa çok yüzeysel bir kitaptı, pek bir katkı sağlayacağını düşünmüyorum.
Margin of Safety (Güvenlik payı) - Seth Klarman
Yazar ünlü bir yatırımcı ama kitap bugün bir şeyler öğretebilecek nitelikte değil bence. Fazlasıyla yerel ve Amerikan borsasına gömülü bir kitap, o borsayla uğraşmadığım için tavsiyelerinin geçerliliğine dair bir şey söyleyemiyorum. Kitabın konuyu ele alış biçimi bakımından çok ağır ve zor anlaşılan türden olduğunu belirteyim. Tavsiye edemiyorum.
Industrial Society and its future (sanayi toplumu ve geleceği) - Ted kaczinski
Yaptığı bombalı saldırılarla bir sürü kişinin ölümüne yaralanmasına sebep olan matematik profesörü Ted kaczinski, yazdığı bu manifesto Amerika'nın önemli gazetelerinden birinde yayınlandıktan sonra rızasıyla teslim oldu. 1995 yılından beri hapiste. Bu kitapta Ted, teknolojinin getireceği kötülükleri ve bu kötülüklerin neden kısıtlanamaz nitelikte olduğunu maddeler halinde ve açık bir dille anlatıyor. Ben onun kadar karamsar değilim ve anlattıklarını tam anlamıyla benimsemiyorum ama ciddi manada zihin açıcı bir kitap. Teknoloji eleştirisi alanının temel eserlerinden. Tavsiye ederim.
Learn to earn (kazanmayı öğren) - Peter lynch
Yazar Amerikan tarihinin en başarılı yatırımcılarından biri. Yatırım felsefesi kişinin kendi kullandığı, güvendiği ürünleri üreten şirketlerin hissesini toplaması ve satmaması yönünde. Bu felsefeyi örneklerle ve detaylı olarak açıklıyor. Felsefeyi benimsemeseniz dahi yatırımcılık bakımından kesinlikle öğretici bir kitap. Tavsiye ederim.
Ankara - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Yakup Kadri abimiz cumhuriyet tarihinin en iyi romancılarından biri ama kendisinin başlığına da yazdığımız üzere, kendisi afedersiniz kemalist olduğu için görmesi gereken değerin yarısını dahi görmüyor. Örneğin panorama mükemmel bir kitap. Ankara ise o seviyede değil ve Yakup Kadri'nin tarzının da dışında kalıyor. Hatta yer yer ütopik bir hal alıyor ancak cumhuriyetle yeni insan tipinin yaratılışı ve yanlış batılılaşmanın açıklanması bakımından önemli bir eser. Yakup Kadri'yi seviyorsanız okuyabilirsiniz ama daha önce okumadıysanız bence panorama'yı okuyun. Yine de kitap fena değil.
Zamanımızın bir kahramanı - Mihail lermontov
Yazar Lermontov, 1841 yılında henüz 27 yaşında iken bir düelloda hayatını kaybetmiş yiğit bir kardeşimiz. Rus üniversitelerinin materyalizmle kaynadığı dönemlerde ortaya çıkan, turgenyev'in babalar ve oğulları'ndaki bazarov tiplemesiyle somutlaştığını gördüğümüz bilgili nihilist Rus tiplemesi, Lermontov'un ta kendisi. Otobiyografik denebilecek bu romanı kendi alanında başarılı bir roman.
Rus edebiyatı sevenlere tavsiye ederim. ince bir kitap, su gibi akıyor. Başkarakter Peçorin yer yer rahatsız edici olsa da Keyifli bir okumaydı.
Suçluyorum - Emila Zola
Dreyfus vakası hakkında Emile zola'nın çalıştığı gazetenin kapağına yazdığı, tüm sayfayı kaplayan makalesi. Germinal müthiş bir roman olduğu için Zola abiye büyük saygım var, kendisinin yazdığı 43 sayfalık bir kitabı görünce okumak istedim. Özellikle Türkiye'de okutulması gereken bir kitap, entelektüel namusun temel taşlarından biri.
Büyük Petro - Robert K. Massie
Daha önce yazarla ilgili başlığı açtığımda da yazdım, muhteşem bir kitap. Başyapıt. 1018 sayfalık bu kitabı okumak neredeyse 1 yılımı aldı ama bu kadar öğretici bi kitabı okuduğum için mutluyum. Avrupa tarihini, Osmanlı'nın hatalarını, çöküşümüzü, ilgisizliğimizi, kaçırdığımız fırsatları, tepemizdeki devin doğuşunu nasıl seyrettiğimizi açıkça görüyorsunuz. Tarih sevenlere tavsiyemdir. En sevdiğim kitaplardan biri.
Kökler: ingiliz futbolunun yakın tarihi - David Winner
Raphael Honigstein'ın yazdığı dördüncü yıldız isimli kitap alman futbolunun dirilişini mükemmel anlatmıştı, o kitabın arkasında bu kitabı gördüm ve aldım ama açıkça söyleyeyim, dördüncü yıldız bu kitaptan çok çok daha iyi.
Çeviri bakımından bir sıkıntı olmuş sanırım, bu kitabın asıl adı those feet (o ayaklar). Neden kökler diye çevrildiğini anlayamadım açıkçası.
Kitapta saha içine, oyuna dair boyutun çok kısıtlı olduğunu söyleyebilirim. Yakın tarih olarak çevrilmiş kitabın adı ama asıl adı intimate history. Yani yakın yerine başka bir isimle çevrilmiş olsaydı aslında kitabın daha içine ilişkin olmaktan ziyade futbol kültürüne, futbol edebiyatı ve yazınına ilişkin bir kitap olduğu anlaşılabilirdi.
Tamam arka kapakta bu durum ifade edilmek istenmiş ama sonuç olarak bir kitapta ingiliz futbolunun yakın tarihi diyorsa o kitaptan saha içine dair bir katkı beklerim. Bu kitapta pek yoktu açıkçası.
1885 yılında modern futbolu kuran Arthur Kinnaird'den bahseden bir kitabı yakın tarih ismiyle çevirmezdim ben.
Yer yer bunaltıcı geldi bana. O onu yazınca şu şunu yazmış vs. Futbol kitabından çok spor kültürü kitabı olarak kabul edip öyle yaklaşırsanız belki seversiniz ama oyunun içeriğine dair çok bir şey beklemeyin.
Eyyorlamam bu kadar. Hepinize iyi geceler dilerim.
