"eskiden
kendine kazınmak için eşelediği bir suratıydık sonsuzluğun
ama ona ruhunun iskeleti olmadığını hatırlattığımız gün
tırnaklarımız uzamaya başladı
sonsuzluğun tırnak izlerini yamıyoruz
doğmuş olmaktan başka neden aramadık hayatımıza
başka bir nedeni de yoktu zaten
isteyerek bitmediğimiz bir kıyıda
yavaşça soğuyarak beklediğimiz anlaşıldığında
bizden önce de hışırdıyordu ağaçlar
su bizden önce de ilerliyordu
neden bilmek isteyelim kim olduğumuzu
geldiğimizde
alın kemiklerimize birer yıldız mıhlanmıştı
güzeldi."