bir mekanın müdavimi olma rahatlığı ve şımarıklığı

entry3 galeri
    2.
  1. eskilerin tabiriyle kabak asmaktır. bir mekanın müdavimi olmak iyidir, hoştur fakat işletme sahibinden garsonuna, aşçıbaşından muçosuna kadar ahbaplığı iyi ayarlamak gerekir. aksi takdirde işletmeci siz kapıdan girer girmez yalap şalap öpmek için kolunuzdan tutup kendine doğru çeker (bakınız, bu inanın hiç hoş değil), garsonlar da hiç olmayacak anlarda lüzumsuz şakalar yapıp, sizi adamakıllı gerebilirler.

    vaktiyle kabağı astığım bir mekanın en başından beridir laubali olan ve bunu iyi bir şey sanan coşar adındaki garsonu (diğer garsonlar oldukça kibardılar) anamın babamın yanında "kanki, geçen akşam arkadaşınla fena kafa oldunuz hee" deyip, keh keh keh gülmüştü. işte o an anladım ki, bir insanın başka bir insanı bıçaklaması aslında bir cümleye bakar. işin şakası bir yana, o an anladım ki, kimseye fazla yüz vermeyeceksin. ha bu değildir ki kasıntı olacaksın? asla!
    x bey şeklinde hitap edeceksin, hal hatır soracaksın, tavsiyelerine önem vereceksin, teşekkür etmeyi ihmal etmeyeceksin vs vs... fakat gidip de adamla at yarışı muhabbeti yapmayacaksın. kimi insan samimiyetin seviyesini ayarlayamayabilir buna da eyvallahımız var ama böyle insanlar suistimale de yatkın olabiliyor. size olan özenini yitiriyor; orospu turşusundan hallice salatayı önünüze kaktırıverebiliyor.

    hasılı bir mekanın müdavimi olacağım diye tüm çalışanlarla enseye şaplak olmanıza lüzum yok efendim. seviyeyi koruduğunuz zaman da sayılır ve sevilirsiniz. baş tacı edilirsiniz.
    0 ...