en iyisi eski zamanlardan başlamak...
ne güzel zamanlarmış onlar.
rengarenk.
şık hanımlar, şık beyler...
hatırlıyorum da, sanırım ortaokulda falandık, türkçe derslerinde "şive" konusu vardı, "biz istanbul şivesi konuşuyoruz" derdi öğretmenimiz.
işte kulüp dizisinde orijinal istanbul şivesi vardı...
peki ya şimdi?
istanbul'da bile istanbul şivesi yok artık.
ha tabi, istanbul'da olmayan bir tek istanbul şivesi değil artık, uzun zamandır ladino konuşan da yok, rumca, ermenice konuşan da...
o renkler, o istanbul şivesi, o çeşitlilik o yıllarda kalmış malesef.
zaten dizi de o renklerin ortadan kaybolmasının temel sebebi olan varlık vergisi üzerinden vurgu yapıyor.
bu varlık vergisinin en can acıtan kısmı da, dizide 2-3 kez çalınan yo era ninya adlı şarkıda mıh gibi çakılıyor izleyiciye zaten.
varlık vergisi ile dağılan aileler, kaybedilen hayatlar ve yine ayrıca varlık vergisinden kurtulmak için müslüman gibi görünmeye çalışan orhan şahin gibi dönmeler...
kulüp dizisi ile bir yıldız parıl parıl parladı adeta. selim songür rolü ile salih bademci kendini aşmış adeta.
o nasıl bir oyunculuk, o nasıl karakterle bütünleşmektir yahu???
şu dizi abd yapımı olsaydı, selim songür rolü ile salih bademci tüm ödülleri toplar siler süpürürdü...
twitter'de yorumlara bakıyorum, bazıları zeki müren'i canlandırdığını yazmış. ama zeki müren ile alakası yok. (müzik tarzı bakımından)
bir de lgbt'ler selim songür karakterine sahip çıkmışlar, lakin dizide selim songür'ün gay olduğuna dair bir ibare yok. hoş kaldı ki gay olsaydı da bu kimseyi ilgilendirmezdi, biz o karakteri gay olduğu için değil, insan olduğu için, başarılı bir karakter olduğu için sevdik ve beğendik.
bu diziyi özellikle "netflix ahlakımızı bozuyorcular" izlemeli, hiç olmazsa yakın tarihimize dair bir merak uyandırabilir çomar bünyelerinde.
netice olarak son derece başarılı bir iş.
umarım yeni sezonu çekilir, daha doğrusu yeni sezon ne zaman yayınlanacak bilen varsa yeşillendirirse iyi olur.
