kendisine üzülerek kısa bir hikaye anlatmak istediğim yazar.
hastalıklı mikrop bir gün çük kadarken arkadaşlarıyla inşaat halinde olan izbe mi izbe bir binanın önünde top oynuyorlarmış. bu yazar dostumuz arkadaşları arasında en saf, en temiz ve de en de çüksüz olanı yani korkak olanıymış. gel gör ki inşaata da top kaçtığında bizim gariban gidermiş. diğer arkadaşları da onu cesaretlendirip arkasından da gülerlermiş. ''ahahah enayi enayi! bu salağı da zaten top toplasın diye çağırıyoruz yoksa topta oynayamıyor mala bak ahahha'' diye alay ederlermiş. :((( bunlar yetmezmiş gibi bir gün daha kötü bişi olmuş. bizim saf oğlan yine topu almaya seke seke inşaatın içine doğru giderken karanlıkta bişi görmüş. çok korkmuş, dili tutulmuş birazda altına sıçmış afedersin. çünkü daha önce böyle bir şey hiç görmemiş. gördüğü şey bir palyaçoymuş. ona doğru yaklaşmış ve birazda kısık bir sesle asla bir daha unutamayacağı şu sözcükler dökülmüş dudaklarından : ''tipini skm''.